Ankara'nın göbeği. Kamunun en büyük bankası Ziraat Bankası... Bir sabah görevliler gelince özel kasa dairesinin tabanında koskocaman bir delikle karşılaşıyor. Aynı anda 11 kasanın da kapakları kırılarak soyulduğunu fark ediyor... Dairedeki delikten içeri girmek isteyen görevliler ilerleyemiyor... Polis geliyor. Onlar da tünelin ucunu bir türlü bulamıyor... Bakıyorlar olmayacak, sivil savunma ekiplerinden yardım istiyorlar. Maksat, tünelin ucunu bulmak. Belki o şekilde soygunculara ulaşılabilecek... Sivil savunma ekipleri de tünelde ilerleyemeyince eski bir yönteme başvuruluyor. Tünelin ucundan içeriye duman basılıyor. Tabii duman gidecek yer bulamayınca geri dönüyor. Odadaki görevliler boğulmaktan kendilerini zor kurtarıyor... Sonrasını da anlatalım. Tünelin kanalizasyon boruları kullanılarak açıldığı ve aylarca uğraşıldığı anlaşılıyor. Ama işin en çok merak edilen tarafı; soyguncuların ne götürdüğü oluyor. Kimse bilmiyor... Çünkü soydukları kasalar gizli. İçindekini sadece sahibi biliyor... Yani ne derse o... Ziraat Bankası yetkilileri de bu durumu teyid ederek müşterilerinin beyanına göre ödeme yapılacağını belirtiyor.

'AFAKİ BEYAN VERMEYİN' UYARISI
Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar da tehlikenin farkına varmış olacak ki, müşterilerine "Afaki olmayan beyan yapılsın" çağrısı yapmak zorunda hissediyor kendini. Ve sözlerini şöyle sürdürüyor: "Kasaların içindeki kıymetli eşya konusunda müşterilerin beyanlarına başvuracağız. Ziraat Bankası güvenin simgesidir. Ancak emekli biri de tutup 'Kasamda 100 trilyonum vardı' derse bu çok afaki olur. O zaman da biz 'İspatla' deriz..." Ziraat Bankasını'nın müşterileri 'afaki' beyanlarda bulundu mu bilemeyiz ama bu olayın ardından Türkiye'deki özel kasaların durumuna bakmak istedik. İnsan ister istemez bu kasaların içinde ne saklandığını, yasadışı belgelerin de olup olmadığını merak ediyor. Ama tabii öğrenmek mümkün değil. Bırakın bizi, bankacılar da bunu bilmiyor. Bu işlerin içindeki bankacılardan sizin için ilginç bilgiler topladık...

KAMERALAR KAPIYA KADAR...
Kasalar; bankaların genellikle alt katlarında, bodrum bölümlerinde bulunuyor. Buralardaki kasaların anahtarları sadece sahiplerinde oluyor ve korumak da onların görevi. Kasa bölümünde kamera bulunmuyor. Güvenlik kameraları sadece kasa bölümünün kapısına kadar olan bölümü gözetim altında tutuyor. O da sadece 'içeri girenlerin kontrolü' amacını taşıyor. İçeride kasa sahibi kasası ve içindekilerle yalnız kalıyor. Bankacılar her müşterinin kasa sahibi olamayacağını özellikle belirtiyor. Bunun için öncelikle banka için 'güvenilir' ve 'iyi' bir müşteri olmak gerekiyor. Bu güven de zaman içinde kazanılıyor ve bankayla yapılan çalışmalar burada önemli bir referans oluşturuyor.

ZİYNET EŞYASI AĞIRLIKTA
Kimse kasalarda ne olduğunu bilmiyor ama tecrübeli bankacılar ağırlıklı olarak evde saklanmasının sakıncalı olduğu çok değerli ziynet eşyalarının bu kasalara konulduğunu belirtiyor. Bir de kaybolma ve çalınmasından korkulan önemli belgeler de buralarda saklanıyor. Bazı müşterilerin tasarruf amaçlı altınlarını da buraya koyduğu söyleniyor.

TÜRKİYE'DE KAÇ ÖZEL KASA VAR?
Bankalardaki kasa sayıları şubenin büyüklüğüne göre değişiyor. Bazı şubelerde 30 kasa olurken bazılarında 100'den fazla bulunuyor. Bankalar her şubede kasa dairesi yapmıyorlar. Kasa daireleri belli şubelerde yer alıyor. Ortalama olarak büyük bankalarda 200 kadar şubede kasa dairesi bulunduruyor. Ortalama 100 kasanın olduğu düşünülürse banka başına 20 bin kasa düşüyor. Türkiye'de kasa sayısı 300 bini geçiyor.

KAÇA KİRALANIYOR?
Kasalar öyle sanıldığı gibi çok pahalı fiyatlara kiralanmıyor. Büyüklüklerine göre kira bedelleri de değişiyor. Yıllık kira bedelleri 100-250 YTL arasında değişiyor. Yani çok kıymetli eşyalarını saklayacaklar için sudan bile ucuz. Bazı bankalar belirledikleri teminat kapsamında yangın, deprem gibi doğal afetlere karşı sigorta imkanı da sunuyor. Buna göre içinde ne olursa olsun o teminatı aşamıyorsunuz...