Memede tespit edilen yumrular, her zaman 'Zararlı kitle var' anlamına gelmez. Bu oluşumlar ağrılı da olsa, adet dönemi kitlelerin belirgin ya da ağrılı olmasıyla doğrudan bağlantılıdır.
Pek çok kadın memesini muayene ettiğinde yumrularla karşılaşır. Bu nedenle telaşlanan olabilir. Bu yüzden, her kadının kendi memesindeki bu "normal" sertliklerin yerlerini ve kıvamlarını iyi bilmesi gerekir. Memenin kanser olmayan hastalıkları arasında en sık görüleni "fibrokistik değişiklikler"dir. Eskiden fibrokistik hastalık olarak tanımlanan bu durum, kadınları gereksiz yere endişelendirdiği için artık 'fibrokistik değişiklikler' olarak isimlendiriliyor. Meme ağrıları, adet günleri ile ilişkili ve ilişkili olmayanlar şeklinde 2'ye ayrılır. Adet günleri ile ilişkili olanlar, adetten 1 hafta önce başlar ve adetin 1. günü kaybolur. Bu ağrı 30 yaşlarındaki kadınlarda daha sık görülür ve müzmindir. Menopoza kadar devam eder, hastaların yüzde 20'sinde bu ağrı koltuk altına ve kolun üst iç yüzüne yayılabilir.
ETKİLİ BİR YÖNTEM BULUNMUYOR Adet günleri ile ilişkili olmayan meme ağrıları adetle birlikte sona ermez, devam eder ve en çok memenin üst dış bölümünde görülür. Yanıcı, batıcı, zonklayıcı olabilir. En fazla 40 yaşlarında rastlanır. Bu tip ağrısı olan kadınlarda muayenede yoğun meme yumrulaşması dikkat çeker. Fibrokistik hastalık ileriki yaşlarda meme kanseri riskini artırmaz. Çoğu fibrokistik değişiklik özel bir tedavi gerektirmez ve etkili bir tedavisi yoktur. Kistler büyükse, içindeki sıvı alınabilir. Sık tekrarlarsa cerrahi operasyon düşünülebilir. Fibrokistik meme semptomlarını giderici bazı yöntemler ise şunlardır: * Ekstra destekleyici sütyen kullanmak * Kafein kullanımından kaçınmak (tartışmalı) * Doğum kontrol hapı kullanmak (tartışmalı) * Az yağlı, bol sebze, tahıl ve meyve yemek * Göğüslere ısı vermek * Tuz alımını azaltmak * Diüretik (idrar söktürücü) kullanmak * Vitamin E, B6, niacin gibi vitamin kullanmak