Durup dururken abuk Ermeni tezinden söz edecek değilim.
Canı yanmayanların dışında pek kimselerin haberdar olmadığı bir başka tehcirden söz edeceğim.
Türk'ün Türkiye'de Türk'e uyguladığı tehcirden...
Bilin bakalım nasıl oluyor bu iş?
***
İstanbul'da ortaya "kentsel dönüşüm" diye bir proje attılar.
Bu şatafatlı isim altında ne yapıyorlar peki? İstanbul'un belki 20'ye yakın semtini veya büyük mahallesini "başka yerlere hicrete" zorluyorlar.
Gerekçe şu:
Şehir merkezlerini modernleştiriyoruz. Buralara çağdaş kent uygulamaları getiriyoruz. Oralarda oturan ahaliye de şehir dışında yaptığımız TOKİ konutlarından ev veriyoruz.
Güzel mi? Güzel görünüyor.
Ama işin içinde iş var.
***
Bir kere, örneğin Gülsuyu gibi 5060 yılda oluşmuş, oradaki insanların bunca yıldır oturdukları gecekonduluktan çoktan çıkmış semtlerin taşınması, hayatın hiçbir gerekçesine sığamayacağı gibi, bir arada dostça yaşamış, semtlerine alışmış insanları şehirden kopuk, yapay, beton duvarlar arasına göndermek, "sürgün"den başka bir anlam taşımaz. Anayasal haklara da kafadan aykırıdır.
Bu semtler, uygulamaya tamamen karşı çıkıyorlar. Fakat ne büyük gazetelerde ne de iktidarcı gazetelerde konuya asla rastlayamazsınız.
Bunların hiçbiri, yerel yönetimlerin, merkezin de onayı ile kalkıştığı bu projeyi aslında niçin yaptığını yazamaz!
Asıl amaç şu çünkü:
Arsaları inanılmaz değer kazanan şehir merkezlerindeki bu semtlerde, kurulacak çarşı ve rezidanslarda devasa rant yaratmak ve paylaşmak!
İnsanları yıllardır oturdukları evlerinden "atıp", arsaları büyük müteahhitlere peşkeş çekmek!
***
Hani TOKİ evlerini insanlara "bedava" verseler bile bu uygulama Anayasa'ya, Türk hukukuna ve insan haklarına aykırıdır ama bedava da vermiyorlar üstelik.
Eski evleri üç otuz paraya alıyorlar, milleti borçlandırıyorlar bir de!
***
Şimdi bana söylesinler bakalım:
İstanbul'un göbeğinde yürütülmekte olan "kentsel dönüşüm" adı altındaki bu uygulama, demokrasiye, kişi hak ve özgürlüklerine sığıyor mu?
AKP iktidarına yalakalık yapan liberal demokratlar böyle küçük konulara bakmıyorlar mı yoksa?
Binlerce ailenin oturduğu semtlerden sürülmesi, atılması nasıl bir demokrasi anlayışı?
Samimi, inanmış, dindar Müslümanlar kendi halkına bunu yapar mı?
Yapılıyorsa, orada sadece "rant" ve din tacirliği" sarmalından söz edilebilir ancak...