'AFLAR SUÇ ORANINI ARTIRIYOR'
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, af konusunun gündemlerinde olmadığını söyledi. TAKVİM'e özel açıklamalarda bulunan Bakan Şahin, kamuoyunda 'Rahşan affı' olarak bilinen uygulamayla cezaevinden çıkanların yeniden suç işlediğine işaret ederken, "Aflar suç oranını artırıyor" dedi.
'MODERN CEZAEVLERİ ÇOĞALACAK'
Cezaevine girenleri kazanmaları gerektiğini belirten Adalet Bakanı, "Cezaevleri artık sadece cezanın çekildiği, günlerin doldurulduğu mekanlar olmamalı. Bu nedenle modern infaz kurumları inşa ediyoruz. İddia ediyorum, bu cezaevleri AB standartlarının da üzerinde olacak" diye konuştu.
***
'Af yalama oldu'
Kamuoyunda 'Rahşan affı' olarak bilinen af nedeniyle suç oranları arttı ve cezaevlerine hızlı bir geri dönüş yaşandı. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin hükümetin ve bakanlığın gündeminde yeni bir af olamayacağını söyledi.
Bakırköy Kadın Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu'yla başlayan cezaevleri modernizasyonu Tekirdağ, Kartal, Silivri ve Midyat cezaevleriyle devam ediyor. Cezaevi sakinlerinin daha modern, temiz ve sağlıklı mekanlarda yaşamasını öngören proje, kısa sürede tüm cezaevlerini kapsayacak. Ocak ayında faaliyete geçen Bakırköy'de başlayan bu yolculuk, şimdi Bayrampaşa Cezaevi'yle devam ediyor. Yaklaşık 2 haftadır Bayrampaşa Cezaevi'nden tahliye edilen tutuklu ve hükümler, Silivri ve Tekirdağ gibi Avrupa Birliği standartlarının çok üzerinde cezaevlerine naklediliyor. Önümüzdeki günlerde tamamlanacak olan tahliyenin ardından, Bayrampaşa Cezaevi tarihe karışacak. Bu modernizasyon projesiyle, cezaevlerinin artık cezasını çekenlerin gün doldurduğu mekanlardan çok eğitim yuvası olması hedefleniyor.
'Herkes meslek sahibi olacak'
Bunun en güzel örnekleri de modernizasyonu henüz tamamlanan ve sakinlerini ağırlamaya başlayan Tekirdağ, Bakırköy, Silivri ve Midyat gibi örnekler oldu. Kuaförlükten marangozluğa, okuma-yazmadan resme, biçki-dikişten takı tasarımına, pastacılıktan bağlama kursuna kadar her türlü mesleki eğitimin de verildiği cezaevleri, tutuklu ve hükümlüleri hayatlarına kaldıkları yerden "meslek sahibi olarak" tekrar kazandırıyor. Toplam 389 ceza infaz kurumundan 190'ında iş yurtları olduğunu söyleyen Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Türkiye'deki cezaevlerinin Avrupa Birliği standartlarının üzerinde olduğunu konusunda da taviz vermiyor. Mehmet Ali Şahin, bakanlık olarak cezaevleriyle ilgili bundan sonraki projelerini ve af konusundaki düşüncelerini Takvim'e anlattı.
'Tüm cezaevleri modernleşinceye kadar...'
* Modernizasyon ne kadar sürecek?
Herhangi bir nedenle Türkiye'deki yasaları ihlal edip cezaevine giren insanları, gözden çıkartmamız mümkün değil. İnsanlar, cezaevlerinde kaldıkları sürenin sonunda ülkeye ve topluma saygılı birer birey olarak hayatlarına devam etmeli. Bunun için de alt yapı oluşturmak zorundayız. Cezaevleri sadece verilen cezanın çektirildiği, günlerin doldurulduğu mekanlar olmamalı. Bu nedenle daha modern ceza infaz kurumları inşa ediyoruz. Bu cezaevlerinin AB standartlarının çok üzerinde olduğunu iddia ediyorum. Bunlardan biri de Bakırköy Kadın Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu. Cezaevlerinde kültürel, eğitsel, meslek öğrenme ve İş Yurtları Kurumu çalışmalarını sürdürüyoruz. Ankara'daki Sincan Ceza İnfaz Kompleksi de bunlardan biri. Kısa bir süre içerisinde 2 kez ziyaret ettim. Hiç meslek sahibi olmayan kişiler, kısa sürede iş öğrendikten sonra çıkıyor. Mardin'in Midyat ilçesindeki cezaevinde İş Yurtları Kurumu'nun bir bölümünü açtık. Bir gümüş ihracatçısı işadamı, yönetimle işbirliği yaparak cezaevine 250 bin YTL'lik makine kurdu ve atölye açtı. Tutuklu ve hükümlüler, telkari (gümüş işleme) yapıyor. Atölyeleri gezdim, birçok makine var. Firma sahibi, orada üretilen ürünleri birçok ülkeye ihraç ediyor. Cezaevi sakinleri bu durumdan çok memnun.
'389 cezaevinde iş yurtları bulunuyor'
Ankara Sincan Cezaevi'nde de bir firma mantı ve sarma hazırlattırıyor. Bu ürünleri bir marketler zincirine satıyor. Cezaevindeki tutuklu ve hükümlüler "Sabah evden işe gidermiş gibi, akşam da evimize dönüyormuşuz gibi hissediyoruz" dediklerinde, çok duygulandım. Psikolojik olarak rahatlıyorlar ve meslek öğreniyorlar. Hatta tahliye olduktan sonra mantıcı dükkanı açmak isteyen hanımlar bile var. Modern ceza infaz sistemi bu noktaya gelmiştir. Adalet Bakanlığı olarak bunu iyi bir şekilde uygulamaya gayret ediyoruz. Tabii daha eksiklerimiz var. Şu anda 389 ceza infaz kurumumuzdan 190'ın da iş yurtları var. Bu rakamı tüm cezaevlerine yaygınlaştıracağız. Böylece toplumsal barışa katkı yapmayı amaçlıyoruz. Yani tek amacımız, insanları bireysel olarak topluma kazandırmak değil. Çünkü suç işlenmesinden dolayı toplum barışı da bozuluyor. Bu barışı da yeniden tesis etmek, en azından minimum düzeye indirmek gibi bir görev de yapıyoruz. Cezaevi yönetimi basit bir yönetim değil. O nedenle Takvim gazetesinin de işbirliği yapması bizi son derece mutlu etti.
'Nasıl olsa af çıkar diye suç işliyorlar'
* Suç işlemeyi alışkanlık haline getirenler çoğunlukta mı? Aftan sonra suç oranı arttı mı?
Kişisel görüşüm bu doğrultuda. 1999 yılından bu yana, 4 dönemdir parlamentodayım. Cezaevleri aftan sonra yine doldu. "Nasıl olsa af çıkar" diye suç işleyenlerin varlığını inkar edemeyiz. Bir örnek vereyim... 85 yıllık cezaevi, Tekirdağ'ı ziyaret ettim. Orayı da en kısa zamanda kapatacağız. Çünkü insanları o şartlarda daha fazla o cezaevinde barındırmak mümkün değil. Avluda 650 kişi toplandı, bir sandalyenin tepesine çıktım. Aynı miting gibi... Konuşmaya başlayacağım, herkes "Af af" diye bağırıyor. "Bağırmayın" dedim. "Af sözü benim ağzımdan çıkmaz, hiç böyle bir umuda kapılmayın." Çünkü af yalama oldu. Dolayısıyla ne benim bakanlığımın ne de hükümetin gündeminde af yok. Herkes kendisine çeki düzen versin, kurallara uysun. Uymayanlara kurallar uygulanır.
'Adaletli gelir dağılımı suç oranını azaltır'
* Cezalar caydırıcı oluyor mu?
Tüm suçlarla ilgili olarak aynı şeyi söyleyemeyiz. Yeni TCK tamamen değişmiş olarak 2005 yılının Haziran ayında yürürlüğe girdi. Toplum vicdanını yaralayan bazı suçlarda cezalar artırıldı. Şartlı tahliye diye bir uygulamamız var örneğin. 1 ay ceza aldığınızda 12 gün yatıyorsunuz. Biz bunu artırdık. Ceza sistemiyle sık sık oynamak doğru değil. Yeni TCK'nın sonuçlarını göreceğiz. Bir ülkenin sosyal ve ekonomik gelişmişliği de suçların artmasına ve azalmasına neden olur. Ekonomik sorunlar varsa suç işleme oranı artar. Türkiye iyi yönetilirse, halkın refah seviyesi yükseltilirse, milli gelir artar ve adaletli bir şekilde topluma dağıtılırsa, sosyal ve ekonomik problemler azalırsa suç işleme oranı da azalır. Suçların azalması ekonomik durumla birlikte sosyal sorunları çözmekle de olur. Hükümet olarak biz 5 yılı aşkın bir süredir bu çaba içerisindeyiz. Çünkü hepsi birbiriyle bütündür, tek bir yönden bakamayız.