* Buralar şuralar, oralar hep çiftliğe mi dahil Neriman hanım? Görebildiğiniz kadarı bu sadece. Arkada dağların eteğinden zirvesine uzanıyor topraklar * Size "Toprak Ana" diyorlar ama değiştiriyorum bu lakabı... !!!!!! * "Toprak Ağası Ana" diyorum. (gülüyor) Irgat gibi, yarıcı gibi, maraba gibi çalışıyorum şu topraklarda. Ne ağalığı?
Şarkımı senin için... * Şarkılar söylüyor, kaset yapıyordunuz son gördüğümde. Selami Şahin'le besteler üzerine çalışıyordunuz hem de. Ne alakası var şimdi çiftçiliğin? Türk Sanat Müziği benim için bir hobi. Ama amatör denmeyecek kadar da bilgim var. * Nereden bu bilgi? Eskiler rahle-i tedris der ya. Ben de çok önemli hocaların rahle- i tedrisinden geçtim. Konservatuar okusam bu kadar olmazdı. * Burada neler yetişiyor. Ben ilk bakışta vişne, kayısı, domates, biber gördüm. Az aşağılara inseniz görürdünüz. Etiler'de sosyete manavında bulamayacağınız ürünleri bile yetiştiriyorum. Afrika'nın, Güney Amerika'nın ormanlarında yetişen tropik meyve sebzeler bile var. * Hiç mi suni gübre, hormon, kimyevi madde şu bu yok gerçekten? Bir tek meyvede bir gram katkı bulsunlar çiftliği hediye ederim. * Pahalı bir hediye olur herhalde. Nedir ki çiftliğin ederi? 30 milyon dolar veren oldu.. * !!!!!!! Vermem ki. Burası örnek bir çiftlik. Parayla pulla işim olmaz.
Komposto yaparım * Allah daha ziyade etsin de, devlet yardımı vardır mutlaka. Organik tarımı teşvik ediyor çünkü devletimiz... Hayatımda bir kere devlet kapısına gidip 5 lira almışlığım yok. Adreslerini bile bilmem. * En yakın yerleşim birimi 20 kilometre uzakta. İhtiyaçları nasıl karşılıyorsunuz? Devamlı git gel zordur. Peyniri, sucuğu, ekmeği, reçeli, yoğurdu, tereyağını, kompostoyu bile kendimiz yapıyoruz. Ne ihtiyacımız olacak ? * Siz buradayken Kapalıçarşı'daki kuyumcu atölyesinde işler nasıl yürüyor? Aslan gibi oğlum var. Boşuna mı büyüttük keratayı.