Milli Takımımız'ın Teknik Direktörü Fatih Terim, Portekiz maçından evvel "Futbolcuları tutamıyorum, hepsi boğa gibi. Bir an evvel sahaya çıkıp oynamaya can atıyorlar" demişti... Biz de Fatih Terim'e inanan kişiler olarak "Tamam bu turnuvada Türk Milli Takımı sahaya bir çıkacak, rakipleri yerle bir edecek" dedik...

***
Ne yazık ki Fatih Terim'in dedikleri olmadığı gibi, oyuncu tercihlerinde de, değişikliklerinde de hiçbir isabet yoktu. Bu kadar yanlışın Fatih Terim tarafından yapılabilmiş olması, benim için çok büyük şaşkınlık oldu. İki file... 3 tane direk... Maç 5-0... Portekiz bizi daha da farklı yenebilirdi. Son yılların en kötü Milli Takımı'nı izledim diyebilirim. Oyun disiplini yok. Hangi oyuncunun ne yapacağı belli değil. Ve en kötüsü; takımın fiziki gücünü de hiç beğenmedim. Halbuki Viyana'da 29'unda finallere, şampiyon olmak için gitmiştik. Bu gördüğüm Milli Takım'ın Çekler'e de İsviçre'ye de yenileceğini sanıyorum. Bazı antrenörler vardır. Takıma katkısı azdır. Hem kişi olarak, hem futbol bilgisi olarak, hem de vitrin olarak... Fatih Terim de bütün bunların tersi vardı. Ama belki de yönettiği milli maçlar içinde takıma en az katkısı olan maç bu maç olmuştur. Fatih'i de beğenmedim, takımın dizilişini de beğenmedim, sürpriz olarak beklediğimiz hücuma dönük taktiğini de beğenmedim. Milli Takım'ın en iyi oyuncusu Colin Kazım. Colin Kazım'ın en iyi oyuncu olduğu bir maçta biz hangi final, hangi şampiyonluğu bekliyoruz acaba...

***
Bütün Türk insanı, Avrupa'da yaşayan, statta veya TV'de seyredenler, her halde bu kadar üzüldükleri az bir milli maç görmüşlerdir. 40 yıl evvel milli maçta futbolcu şut çeker, top 30 metre kalenin yanına gider, antrenör alkışlardı. Sabri'nin 30 metre kalenin üstünden çıkan şutunu alkışlayan Fatih Terim'i görmekten üzüldüm.