Önce kısa süre önce bu köşede okuduğunuz bir haberi anımsatayım. Sonra olup bitenleri siz de içiniz köpürerek, coşarak okuyun. Şöyleydi o haber röportaj:
"
Bitlis'in Güroymak ilçesine bağlı
Gedikpınar Köyü yakınlarında bir çocuk. Kendisiyle söyleşi yapan
CHA muhabirine yaşının tüm masumiyeti, sıcaklığı, saflığıyla hayallerini anlatıyor.
"Ben kaymakam olmak istiyorum büyüyünce..." ŞAŞIRTTI Gazeteci biraz da şaşkın soruyor...
- Neden doktor, mühendis, mimar değil de kaymakam? - Çünkü onu herkes çok seviyor.
- Kimi? - Kaymakamı...
- Dağ başında çobansın. İşin gücün koyun otlatmak. Nereden bilir nasıl seversin kaymakamı? - Ben hem çobanım hem de okulda öğrenciyim...
- ???????... - Sabah evden çantamı alıp okula gidiyorum. Öğlene kadar okulumdayım...
- Sonra? - Sonra buraya gelip Mahmut'tan teslim alıyorum koyunları...
- Mahmut mu? Mahmut da kimmiş? - Kim olacak abim. O da bizim Gedikpınar İlköğretim Okulu'nda. Ama öğlenci...
- Aferin sana adın ne senin? - Haluk Tabara. 7 yaşımdayım 1. sınıfa gidiyorum notlarımda çok güzel.
POLİSLER DE SEVİYOR - Ama soruma cevap vermedin hala... - Neydi o?
- Kaymakam olmayı neden istiyorsun? - Dedim ya çok seviliyor kaymakam. Bazen böyle arabalarla geliyorlar, duruyorlar. Polisler iniyor, başka adamlar iniyor, bir de kaymakam iniyor arabadan...
- Eeee? - Biz onu görünce sevinip el çırpıyoruz yanına koşuyoruz..
- Polisler bir şey demiyor mu? - Demiyor. Polisler seviyor bizi.
- Kaymakam da seviyor mu? - En çok o seviyor...
- Nasıl anlıyorsunuz? - Çünkü bize hep hediyeler dağıtıyor. Top veriyor, kızlara bebek veriyor, defter, kitap, kalem veriyor.
BÖYLE KALIRIM -
Başka? - "Evde hasta var mı?" diyor. "İlaç lazımsa bize haber verin" diyor.
- Aferin o kaymakama... - İşte ben de bu yüzden kaymakam olmak istiyorum. Onun için de okula gidiyorum. 10 kardeşiz, 5'imiz okuyor.
- Okumazsan olmaz... - Olmaz tabii. Kaymakam olunmaz okumadan. Hep burada çoban kalır, koyun peşinde yaşlanır ölürüm.
EN KÜÇÜK AMA -
Peki sen ne zaman ders çalışıyorsun? - Koyunları yaylamak için ovaya çıkınca ya da dağlara doğru tırmanınca akşama kadar derslerimi orada çalışıyorum.
- Çobanlık etmesen de evinde ders çalışsan? - Olmaz...
- Niye olmaz? - Ben ailenin en küçüğüyüm. Bu konuda babama da anneme de yardım etmem gerekiyor.