İsyan dolu telefonlar, mail'ler ve kısa mesajlarda bu haftanın en çok şikayet edilen dizisi 'Annem'di... Onun hemen ardından ise 'Dudaktan Kalbe' ve 'Hatırla Sevgili' geliyordu. Siz şimdi içinizden 'Ne oldu ki şimdi?' diye geçiriyorsunuzdur muhtemelen... Ben de ilk sinyali aldığımda öyle düşünmüştüm. Ancak bana ulaşan bütün isyanlarda aynı noktaya değiniliyordu; 'Bıktık beklemekten ve mutsuz olmaktan!'
REVA GÖRÜLEN 'Annem'de geçen hafta aylardır beklenilen sona adım adım yaklaşılıyordu. Sonunda Musa, Zeynep'le karşı karşıya gelmişti ve aşkını itiraf etmeye hazırlanıyordu. Hepimiz bu ikilinin karşı karşıya gelmesini bekledik aylarca... Araya kimler girmedi ki? Hatta Musa bu arada Ayşe'yle bile evlendi. Bunun karşılığı olarak Zeynep, Ali ile birlikte olmaya karar verdi. Sonuçta Musa ve Zeynep'in bir araya geleceğini bilsek bile 'o anı' görmek için izledik diziyi... Yan karakterlerin hayatlarıyla da ilgilendik ama aslolan Musa ve Zeynep'ti. Sonunda beklediğimiz an geldi derken, senaristlerimiz bize neyi reva gördü?
TAHMİN ETMİŞTİK Musa, Zeynep'e 'Seni seviyorum' dedi... Ardından gelecek kelimeleri yani teklifi nefesimizi tutarak bekliyorduk ki, cep telefonları çalmaya başladı. Biz aslında ne olduğunu çok iyi biliyorduk. Zavallı karnı burnunda Süreyya'ya araba çarpmıştı. Bu olayın beklediğimiz teklifi yarıda keseceğini tahmin etmiştik. Ama Süreyya'nın ölmesini beklemiyorduk. Mehmet'in perperişan hali benim annemin bile yüreğini dağladı.
Dudaktan Kalbe'ye gelince; oradaki şikayetin gerekçesi farklıydı. Bitmek bilmeyen hikaye uzakdıkça uzuyor. İletişim çağında yaşarken bu dizinin karakterleri ancak ve ancak sinsilik için iletişime geçiyor. Hemen herkes Kenan'a gerçeği açıklamaya niyetleniyor ama son anda vazgeçiyor.
YETERİNCE ACI VAR 'Hatırla Sevgili'de ise herkes teker teker can veriyor...
Bir de 'Elveda Derken' var ki, o konuya hiç girmeyelim. Oyunculardan birinin hastaneye kaldırılmadığı bir tek bölüme henüz rastlanmadı. Ama bu kadronun diğerlerine göre sağlam olduğunu kabul etmek lazım. Bildiğim kadarıyla henüz bir aziyat yok...
Sonuçta; izleyici 'Yeter!' diye çığlık atıyor. Herkes artık biraz yüzünün gülmesini istiyor. Sevenler kavuşsun, hastalar iyileşsin... Günlük yaşantımızda yeterince felaket var... Bari beyazcama bakarken gülümseyelim...