Ne zorluklar yaşandı... Görülmemiş talihsizliklere şahit olundu... Fakat onlar inanmıştı... Tek yürek olmuştu... Ve sonunda başardılar... Çünkü onlar Galatasaraylı'ydı.
Evet... Acısıyla tatlısıyla, kimi gün hüznüyle kimi gün gülümseyen yüzleriyle geçen bir sezon geride kalmıştı artık.. Oftaş maçını Florya ve Aslanlar'ı ciddiye alıyor, son 90 dakikayı kendisine yakışacak şekilde bitirmeyi planlıyordu.. Futbolun koşan ayakları ve kurmayları Florya'da hazırlanırken, endüstriyel beyinler de hafta sonu hazırlıklarına başlamıştı bile. Futbolculara hissettirilmeden Mecidiyeköy'de toplantılar düzenleniyor, Yiğit Şardan önderliğinde iletişimden sorumlu yönetici Faruk Bil ve dev ekip en ince ayrıntıya kadar sezonun son maçına Ali Sami Yen'i hazırlıyorlardı. Şelale ateşler fışkıran alevler havai fişek gösterileri, kupa töreni sürpriz Kenan Doğulu konseri ve sürpriz aslan. Yiğit Şardan'ın çalışma arkadaşlarının örgütlediği aslan getirme operasyonu toplantıya katılanlardan bile sır gibi saklanmıştı. Antalya'dan gelen aslan o gece yuvasında taraftarların önünde dolaşırken tribünler "Şampiyon. Şampiyon" sesleriyle inliyordu. Aslana saha içinde en çok ilgiyi de Song gösteriyordu. Galatasaray bu şampiyonluk öncesi ve o gece taraftarıyla kenetleniyordu. Ne diyordu Yiğit Şardan "Galatasaray taraftarını tekrar harekete geçirmek, heyecanını geri getirmek istedik" İşte taraftar işte yönetim...
BU, EMEĞİN KARŞILIĞI Galatasaray 17. şampiyonluğunu elde etmişti. Hem de bileğinin hakkıyla ve kendisini takip eden tüm rakiplerine 6 puan fark atarak. Bir sezon boyunca verilen emeğin karşılığını almıştı futbolcular. 6 maç seyircisiz oynanmıştı. Bir çok yabancı transfer uzun süreli sakatlıklar yaşamıştı. Ayhan 4,5 ay sahalardan uzak kalmıştı. Uğur Uçar'ın ayağı kırılmıştı. Servet, sakat sakat bir çok maç oynamıştı... Teknik direktör 6 hafta kala istifa etmişti. Kulüp bir seçim süreci yaşamıştı. Ve bir çok handikap daha. Tüm olumsuzluklara karşın alınan bu şampiyonluk büyük anlam taşıyordu. Bir devin uyanışı gerçekleşmişti artık. Bir haftadır süren yazı dizimizin sonuna geldik. Galatasaray'ın bu sezonunda yaşadıklarını sizlerle paylaşmaya çalıştık. Küllerinden Doğan Şampiyonun öyküsünü burada bitirirken sizleri sezondan arta kalan birkaç anekdotla baş başa bırakıyoruz..
SİVAS ASLA UNUTULMAZ! Son düdük çalsın sabaha kadar konuşacağım diyen Galatasaraylı futbolcu Ayhan Akman'dı. Yetenekli futbolcu sezonda Cevat Güler'in üzerinde büyük emeği olduğunu söylüyor. Onun özel çalışmaları ile sakatlığım ve sonrasında ayakta kalabildim diyor. Tugay Kerimoğlu gibi, Hakan Şükür gibi uzun yıllar bu formayı giyip futbol oynamak istediğini belirtiyor. Son 6 hafta extra sorumluluk aldığını söylüyor. "Takımın ağbileri olarak liderlik görevini üstlendik gençlere örnek olduk" diyor. Arda Turan, Sivas'ta ki 90 dakikayı hiç unutmayacağını anlatıyor "Hayatımın en güzel maçıydı. Unutulmaz. Attığım 3 gol ve şampiyonluğa yaklaşmamız. Müthiş güzel duygulardı"
HEPSİ ASLAN YÜREKLİ Evet.. Adnan Sezgin'in şampiyonluğu tanımladığı ve futbolcular için söylediği sözler ile öykümüzü noktalayalım: "Bu başarıda Başkan'dan şurada çalışan personele kadar herkesin payı var. Bu bir zincirdir. En önemli halkası da aslan gibi mücadele eden futbolcu kardeşlerimindir. Onlar her türlü güzelliğe layık. Her türlü övgüyü hak ediyor. Onları alınlarından öpüyorum. Analarının ak sütü gibi helal bir şampiyonluk oldu. G.Saray'da oynayan tüm futbolcular sadece saha içinde değil dışında da adam gibi adam olduklarını herkesin bilmesini istiyorum."