"Üzerinizdeki formanın değerini bilin... Çıkın ve hakkını verin" diyen Hasan, müthiş motivasyonun baş mimarıydı F.Bahçe maçı öncesi Hasan'ın sözleri en az Nonda'nın golü kadar değerliydi.
Ali Sami Yen çoşkulu ve futbolcularından emin kalabalık bir taraftar topluluğu ile dolmuştu. Yılın maçına artık dakikalar kalmıştı. Takım hırslı gençler heyecanlıydı. Son hazırlıklar yapılmış taktik, teknik her şey konuşulmuştu. Ağbilerin krallarından Hasan Şaş da soyunma odasındaydı. Hiç bir kiritik maçta takımı arkadaşlarını ve genç kardeşlerini yalnız bırakmamıştı. Ertesi sabah ise ameliyat olacaktı. Bir konuşma da o yaptı, takım sahaya çıkmadan önce içinden geçenleri o da paylaşmak istedi genç kardeşleri ve bu yola baş koyan takımdaşlarıyla... "Arkadaşlar çok önemli bir maça çıkıyoruz. Kazandığımız takdirde şampiyonluk yolunda büyük bir adım atacağız. Üzerindeki formanın değerini bilin.Bu formayı giymek için her şeyi göze alacak insanlar var. Sizlerle birlikte o forma altında o arma altında bu maça çıkmak isterdim. Ama ne yazık ki sakatlığım buna imkan vermiyor. Hepiniz bunu çok iyi anlayın ve çıkın o büyük formanın hakkını verin"
HASAN'SIZ G.SARAY OLAMAZ! Bu sözler herkesi etkilemişti. Büyük futbolcu, büyük usta, yıllarını G.Saray'a veren Hasan, futbol deneyimlerine usta hatipliği de katmıştı.. Hasan o dakikaları bize anlatırken her zamanki şakacı tavırlarıyla "Hasan ağabey.. Bakma sen aslında hazırlıksız yakalandım.. Beklemiyordum konuşma yapacağımı.. Yoksa daha neler söylerdim"diyor ve o muzip yanını ön plana çıkarıyordu.. Hasan ameliyatından 48 saat sonra dikişleri ile Florya'da hazır ve nazır şekilde arkadaşlarını da izlemeye gelmişti. Ve Sivas kafilesi içinde de yer alacaktı. Hasan'sız Galatasaray olmazdı..
BIRAKMAYA NİYETİMİZ YOK Derbi, Nonda'nın golüyle geçilmiş tüm Türkiye ayağa kalkmıştı. En önemli rakip 3 puan geride kalmış, Aslan Pençesi zirveye adını kazımıştı. Artık şampiyonluk şarkıları söylenmeye başlanılmıştı. Türkiye çıldırmaya hazırlanıyordu. Daha iki 90 dakika daha vardı. Ama baştan beri belirtiyoruz, Florya'da ustalar-yöneticiler-ağabeyler toplanmış adım adım şampiyonluğa doğru yürünüyordu.. Hedefe çok az kalmıştı.. Kimsenin elindeki bu hak ettiği değeri bırakmaya niyeti yoktu..