Uzun süredir belediyelerin aldığı vergi ve harçların artırılmasına ilişkin yasa tasarısı gündemde. 2006'da hazırlanan tasarı hakkında daha önce de yazılar yazdık. Belediye gelirlerinde bir kısmı trajik, bir kısmı komik değişiklikler yapılması isteniyordu. Örneğin özürlülerin emlak vergisi muafiyeti kalkıyordu. Kentlere getirilen kurbanlıklardan ayakbastı vergisi gibi bir harç alınması düşünülüyordu vb. En etkilisi de yollara park edilen araçlardan alınacak olan işgal harcı idi. Diyelim ki, kentin otopark yoksunu merkezine yakın bir yerde eviniz ya da işyeriniz var ve binanızın otoparkı yok. Arabanızı nereye park edeceksiniz? Yollara. Yollar otopark mı? Otopark yok ne yapalım? Bir işyeri, diyelim ki bir lokanta, yola iki masa atarsa ne olur? İşgal harcı öder. Öyleyse? Öyleyse yollara park eden otomobiller de harç ödesin! İşte size araba sayısını azaltmak için bir çözüm. Bu çözüm sadece araba sayısını mı azaltır? Aynı zamanda otoparkı olmayan binaların değerini de kiralarını da düşürmez mi? Düşürür. Gelelim işin diğer tarafına! İnşaat yapmak için belediyeden inşaat ruhsatı almak gerekir. Bu ruhsat inşaatın projesi çizilerek alınır. Belediye inşaat ruhsatı vermek için projede otopark olmasını ister. İnşaatçı projeye uymaz ve otopark yapmaz. Bunun anlamı o bina sakinlerinin ve konuklarının arabaları için binaya ait park yeri olmamasıdır. Yani binanın sakinleri arabalarını park edecek yer bulamayacaklardır. Belediye belli bir para alarak otoparkı olmayan bu binalara oturma izni verir. Belediye bu parayı neden alır? Otopark yapmak için. Neden yapmaz? İşte belediye seçimleri öncesinde bu tür soruları sormamanız için İçişleri Bakanı Atalay, bir taraftan tasarıyı Plan ve Bütçe Komisyonu'na sundu, bir taraftan da vatandaşa ek yük getiren düzenlemelerin tasarıdan çıkarılacağını açıkladı. Otoparkı olmayan binaların sahiplerini seçim kurtaracak. Ama bu açıklama tasarı komisyona sunulurken yapılacağına önce tasarı değiştirilip sonra komisyona sunulsaydı ne olurdu?