Tarihi derbi öncesinde son idman... Ayağında büyük ağrılar olan Lincoln, buna rağmen çalışmasına devam ediyor Çünkü taraftara borcu olduğunu düşünüyor. Fakat MR sonrası, "Oynayamazsın" sözünü duyunca dünyası yıkılıyor.
Kalli'nin gidişi panik ve kaostan çok yüreklerin birleşmesine, tüm Florya'nın kenetlenmesine yol açtı. Hemen kriz yönetimi kuruldu. Başkan Polat önderliğinde Futbol A.Ş. Genel Müdürü Adnan Sezgin ve yöneticiler Haldun Üstünel ile Murat Yalçındağ kolları sıvadı ve ilk karar alındı: Cevat Güler-Nezih Boloğlu-Burak Dilmen takımı çalıştırmaya devam edecek. Adnan Sezgin her an her dakika Florya'da her şeyi izliyordu. Adnan Başkan'ın "Kendi işlerimizi bıraktık." dediği süreç işliyordu artık. Önlerinde zorlu G.Birliği maçı vardı. Yönetimin vurduğu neşter, takımın üzerindeki tozu silkelemişti. Nitekim bu oluşum Başkent'te ilk sınavını zor ama başarıyla vermişti. 90 dakika kıran kırana bir mücadele olmuş, Lincoln nihayet sahne almıştı. Operasyona rağmen yüzler gülüyordu. Yağmurdan balçık haline gelmiş zeminden G.Saray alnının akıyla çıkıyor, formalardaki tere çamur da karışıyordu. Çamurlu formalar Haldun Üstünel'in dikkatini çekmişti. Futbol onun da inancını iyice arttırmıştı. Doğru soyunma odasına yöneldi ve "Arkadaşlar" dedi: "Bu formalarınızı şampiyonluk gününe saklayın. Hepinize helal olsun."
Vee.. Lincoln sahnede Ardından Ali Sami Yen'de Trabzon maçı geldi. Puan cetvelindeki durumu ne olursa olsun rakip Trabzon'du. İyi futbol burada da devam etti. Yine tek gollü galibiyet ve sahneye çıkan Arda Turan. Taraftar da mutlu sona inanmış ve takımla kenetlenme başlamıştı. Önlerindeki rakip devlere kök söktüren ve hiç yenilmeyen Abdullah Avcı'nın takımıydı. Olimpiyat Stadı'nda sarı-kırmızı coşku hakimdi. Trabzon maçında kart cezası nedeniyle yer almayan Lincoln Belediye maçında sahne alıyor ve 3 puanın mimarı oluyordu. Galatasaray, Fenerbahçe maçı haftasına ezeli rakibiyle puan puana giriyordu.
Az uyku ama bol heyecan! Nefesler tutulmuş, tüm hazırlıklar Fenerbahçe maçına yoğunlaşmıştı. Ligin en önemli maçı gelip çatmıştı. Alınacak bir galibiyet, olası bir şampiyonluk demekti. Herkes ruhunda bu maçı taşıyordu. Strateji balkonu da görev başındaydı. Geceli gündüzle çalışma, az uyku, bol heyecan vardı ama Galatasaray ruhu her an her daim hazırdı. Özellikle müthiş ağabeyler dediğimiz Kaptan Hakan Şükür, Hasan Şaş, Ayhan Akman, Ümit Karan gibi isimler gençlerin beynini yıkıyor bu kadar yaklaşılan mutlu sonun anlamını ve değerini herkese anlatıyordu. Bu ortam içinde maçtan bir gün önce ilginç bir gelişme yaşandı. Lincoln sakatlanmıştı. Brezilyalı yıldızın kadrodan çıkarıldığı haberi medyayı gene çalkalamıştı. Herkes işin içinde bir iş aramaya koyulmuştu bile. Ama sakatlık haberi gerçekti. Son akşam idmanında strateji balkonundaki bir çift göz Lincoln'ün ayağının çektiğini fark ediyordu. Hemen doktorlar uyarıldı ve Brezilyalı'nın acil MR'ı çekildi. Önceki sakatlığından bir ödem bulgusuna rastlanıldı. Eğer Lincoln maça çıkarsa sahada uzun süre kalamayacaktı. Ancak Lincoln oynamak istiyordu. Bu durumu ona kabul ettirmek çok zordu oldu. Lincoln'ün gözleri doldu, ağlamaya başladı. Ama tıbbi bulgular ve bilim son sözü söylemişti artık. Lincoln, Fenerbahçe maçında yoktu. O'nun ayak çekmesini fark eden çift göz ise Haldun Üstünel'e aitti.