Başarılı olma isteğinizi kaybettiniz ve hayatı 'asiti kaçmış kola gibi' mi yaşıyorsunuz? Sizi başarıdan soğutan nedenleri bulup başarıyla barışmak elinizde. 'Lütfen tadında içiniz!'.
Elinizi attığınız her iş yarım kaldı, hep bir aksilik çıktı ve nedense hep sizi buldu... Bugüne kadar yaşadığınız olumsuzluklar başarı kontörlerinizi tüketmiş, sizi başarıdan soğutmuşsa, kontörleri geri yüklemek elinizde! Başarı uzmanı Mümin Sekman 5 gün boyunca başarıyla ilgili sorularımızı yanıtlayacak...
* Özgüven neden yok olur? Her insanın kendine tanıdığı bir 'özgüven kontörü' vardır. Bu kontörler kendisinin özgüven rezervlerini oluşturur ve yaşadığı her başarısızlıkta bu kontörlerden harcar. Her başarızlıkta biraz eksilir, her başarıda artar. Azaldıkça başarıyı kendine yakıştıramaz, başarıdan korkar hale gelir.
* Başarılı olmaktan korkulur mu? Başarıyla korku arasında iki türlü ilişki var. Biri 'ya denersem ve olmazsa, bütün çabam boşa giderse' korkusu. Diğeri ise gizli başarı korkusu: Burada insan 'başarılı olunca sevdiğim insanların gözünde değişirsem, ya başarı beni baştan çıkarırsa, ya kendim olmaktan çıkarsam, ya başarı beni bozarsa' diye korkular yaşayıp gerçekten gizli başarı korkusu taşırlar. Başarının getireceklerinden, hayatında yaşayacakları değişikliklerden korkarlar.
* Bunu yenmek için ne yapmalı? Yapılacak ilk şey, farkında olmak. Başarıya adım adım ilerlerken ve hedefinize çok az kalmışken aniden içinizden birşeyler harekete geçip sizi bir anda dengesizleştiriyor, sizi kontrolden çıkarıyorsa; bir anda tuhaf tuhaf, kendinizi kontrol edemediğiniz davranışlar gösteriyorsanız, demek ki gizli başarı korkunuz var. Bunları içinize dönüp araştırmanız gerekiyor, yani 'başarıyı kendinize yakışıtıramıyor musunuz, başarısızlıktan korkuyor musunuz, geçmişte öğrendikleriniz bugüne ters düştüğü için mi böyle yapıyorsunuz?' diye kendi psikolojinizi analiz etmelisiniz. Hayatınız üzerine düşünmelisiniz. Burada motivasyon devreye girmeli.
* Motivasyonun kaynağını nerede aramak gerekiyor? İçeride ve dışarıda... Motivasyon bir şeyi yapmayı güçlü şekilde istemek demek. Güçlü, şiddetli bir başarılı olma isteği, motivasyonun yüksek olduğu anlamına gelir. Çocuğun sınıfını geçerse bisiklet alınacağını bilmesi dışarıdan gelen motivasyondur. Sonunda bir ödül vardır. Sevinmek de bir ödüldür. Bir de içten gelen motivasyon vardır. Bir kişi, bir şeyi yapma isteğini kendi içinde üretiyor, dışarıdakiler engel olsa bile içindeki enerjiyle devamlı bunu denemeye devam ediyorsa, iç motivasyonu yüksektir.
* İç motivasyon nasıl yükseltilir? Bir kısmı doğuştan getirdiğimiz yatkınlığa bağlıdır. Her insanın belli konularda iç motivasyonu vardır. İçten motivasyonlu insanlar motorlu gemiler gibidir; kendi içinden kendi kendini harekete geçirebilir. Dış motivasyonlu insanlar ise yelkenli gemiler gibidir. Rüzgar esince giderler, rüzgar esmezse dururlar. Başarılı insanlara baktığınız zaman daha çok içsel motivasyonları yüksek olan insanlar olduklarını görüyoruz.
* Kişinin içten gelen güçlü bir isteği yoksa, başarısızlığa mahkum mu olacak? Hayır. Hepimizin çocukluktan getirdiği güçlü motivasyonu vardır. Başarıyla ilgili zamanla yaşadığımız başarısızlıklarla bu motivasyonumuzu kaybetmeye başlarız. Birçok insan çocukken dünyayı kurtarma planları yapar, yaş büyüdükçe bu planlardan vazgeçmeye, neyi yapamayacaklarını öğrenmeye başlar. Birçok insan başarı motivasyonunu kaybettiği için 'asiti kaçmış kola gibi' yaşıyor hayatı. Çocukluk hayallerine geri dönmeli. Sıfırdan zirveye gelmiş insanların hayatlarını okumak da başarıyı harekete geçiren faktörlerden ikincisidir. Üçüncüsü ve belki de en önemlisi, geçmişteki denemelerinizden elde ettiğiniz dersleri tekrar gözden geçirmek. Bir şeyi deneriz, başarısız oluruz ve ondan bir ders çıkarırız, 'bir daha olmayacak' deriz ama aslında zamanla şartlar değişmiştir, gün değişmiştir. Denersek olabilecek hale gelmiştir.