Son dönemdeki hakem olaylarının ve büyük kulüplerden gelen sert açıklamaların ardından Hasan Doğan sessizliğini bozdu... Doğan, arkadaşımız Turgay Demir'e son derece rahat, kendinden emin açıklamalar yaptı ve her konuya açıklık getirdi... İşte doyumsuz bir Hasan Doğan röportajı...

- Hasan Doğan başkanlığındaki yönetim için "Federasyon değil Fenerasyon!" deniyor. Fenerbahçe federasyonu olduğunuz yönündeki eleştirilere ne diyeceksiniz?
"Futbolun içerisinde olan herhangi bir kişinin herhangi bir kulübün taraftarı olmaması işin doğasına aykırı. Futbolun içinde olan, mutlaka bir kulübün sempatizanızdır. Herhangi bir kulübün sempatizanı olmayan birini futbolun içinde bulmak mümkün değil. Ama bu iftiraların da nereden kaynaklandığını bilemiyorum."

- İftira diyorsunuz yani?
"Tabii iftira.. Futbol federasyonu başkanlığı için aday gösterildiğimde kulüplerden tek bir isteğim oldu. Hem yönetim kurulunun hem de diğer kurulların oluşturulmasında hiçbir telkini kabul etmeyeceğini söyledim. Yıllardan beri federasyonlar kulüplerin verdiği isimlerle kurulur. Bu federasyon kurulurken yönetim kurulunda ve kurullarda hiçbir kulübün isteği olmamıştır.

ARKADAŞLARIMIN HEPSİNE KEFİLİM
Hepsini özgür irademle, güvendiğim arkadaşlardan, Türk futbolunda şaibeye bulaşmamış, isimleri temiz kalmış insanlardan kurdum. Hepsine de kefilim. Kemal Dinçer'in Fenerbahçeli olduğu konusu var. Şenes Erzik de bir dönem Fenerbahçe Genel Sekreteri idi; yönetim kurulu üyeliği de yaptı. Sonra federasyon başkanlığında bulundu. Bugün dünya futbolunun en önde gelen isimlerinden biri. Lütfi Arıboğan G.Saray'ın efsanevi kaptanı. Hukuk Kurul Başkanımız, G.Saray Başkanvekili Mehmet Helvacı'nın kardeşi. Tahkim'in Başkanı Adnan Türkkan ve MHK'de hakem atamalarından sorumlu Yüksel Okçuoğlu Beşiktaşlı. Sanki Fenerbahçeliler'den oluşan bir federasyon yönetimi varmış havası yaratıyorlar. Yoksa kimin, hangi takımı tuttuğu çok önemli değildir. Federasyon kapısından içeri giren formasını çıkarır

- MHK Başkanı Oğuz Sarvan için de Fenerli Büyük Oğuz' denirdi!
"Oğuz bey İzmirli. Göztepeli olduğunu söylüyor. Bizde düzen Başkan Fenerbahçeli ise iki asbaşkandan biri Beşiktaşlı, diğeri Galatasaraylı şeklinde olurdu. Bugün federasyonun tepesinde Fenerbahçeli yok! Dolayısıyla bunu söyleyen kişilerin, 'Şu kişi, şunun isteğiyle şuraya getirilmiştir' demeleri gerekir. Böyle bir şey yok!"

- Şekip Mosturoğlu bir sohbetimizde Federasyon Başkanı hangi takımı tutarsa tutsun çok önemli değil. O konumdaki kimse taraf tutamaz. Hatta en çok o takım zarar görür. Yani bu işler böyledir' demişti. Siz Beşiktaşlı'sınız. Beşiktaş zarar görüyor mu?
"Hiç kimsenin zarar görmesine müsaade etmeyiz. Ama Türk futbolunun durumunu ya da federasyonun duruşunu hakem hatalarıyla değerlendirmek son derece yanlıştır."

BÖYLE BİR SÜPER LİG HAKEMİ OLAMAZ!
- Hakem hataları deyince. Konuya devam edelim. Geçen haftaki maçlar hakkındaki görüşlerinizi soralım.
"Bu polemiklerin içine girmek istemiyorum ama sonuçta durum şu. F.Bahçe-Kayseri maçını yöneten kişi bir Turkcell Süper Lig hakemi! Maçın tümüne baktığımızda bu yönetim performansı için normal olarak Süper Lig hakemi 'olmaması' gerekir. Bu performansta, bu standartta maç yöneten kişinin Süper Lig hakemi olmasında problem vardır. Öbür taraftan hakeme kötü yönetimi için ceza vermek MHK'nin işi. Ne Kayseri'nin antrenörünün, ne de bir başka kulübün işi. Onun cezası ya da değerlendirmesi MHK'ye ait. Bu tür maç yöneten hakemlere MHK'nin tavrına bir bakmak lazım."

-Hataları Beşiktaş ve Galatasaray'ın deklarasyonları izledi. Adnan Polat kendi maçlarındaki hakem hatasını kabul ederken Fener maçında olanların hatadan öte olduğunu söyledi!
"Bu maçlar sonunda Kayserispor ve Gençlerbirliği hakem hataları yüzünden mağdur oldular. Kayserispor bu lige renk katıyor. Gençlerbirliği belki büyükler dışında bu ligde en çok yer alan takımlardan biri. Ama konuştuğumuz şey onların mağduriyeti değil. Beni de federasyon başkanı olarak üzen bu."

- Kayserispor'un iddiasına göre Mahmut Uslu'nun Kayserispor'un para aldığını ima eden sözleri olmuş, Adnan Polat'ın da Fenerbahçe maçıyla ilgili imaları var. Bu tür demeçlere bakışınız nedir?
"16-17 yaşımdan beri tribündeyim. Açık tribünü de, kapalı tribünü de gördüm. Çok değil 15-20 yıl önce statlarımızda Galatasaraylılar, Fenerbahçeliler, Beşiktaşlılar birlikte kol kola maç izliyorlardı. Çıkışta birbirlerine saldıranları görmedim. Bugün, özellikle derbiler öncesinde taraftarların baltalarla, bıçaklarla birbirine saldırdığını görüyoruz. Bunların hepsi futbolsever. Farkları, başka takımlara aşık olmaları. Aslında hepsinin futbolu sevdiği konusunda hemfikiriz. Peki bu taraftarları bu hale ne getiriyor diye, bugün bu demeçleri veren kişilerin bir kez daha düşünmeleri gerekiyor."

ANADOLU'DAN ŞAMPİYON ÇIKARSA DEVRİM OLUR
- Tolunay Kafkas'ın 'Anadolu'dan şampiyon çıksın masalını bir kenara bırakalım' açıklamasına katılıyor musunuz? Anadolu'dan şampiyon çıkar mı?
"Bunu en çok arzu eden benim aslında. Keşke Anadolu'dan bir şampiyon çıksa. Bu Türk futbolunda bir devrim olur. Anadolu takımlarıyla dört büyük kulüp arasındaki maddi uçurum bu büyüklükte kaldığı sürece bunun olması güç. Asıl engel takımlar arasındaki imkan ve güç dengesidir. Tolunay Kafkas, Türk futbolunun geleceğinde önemli işler yapacağına inandığımız bir teknik adamdır. Maçtan sonraki açıklamalarını bir infialle yaptığını düşünüyorum. Ama teknik adamlar daha kontrollü olmalı. Yarın, öbür gün futbolcunuz aynı şeyi yaparsa sizin ona söyleyeceğiniz sözünüz kalmaz."

- Daha önce 'Cebimde hakemlerle gelmedim' demiştiniz. Bu sezon bittikten sonra size göre yanlış yapan ya da doğruları yapmayı beceremeyen hakem, temsilci, gözlemci, hepsini değiştirir ve istediğiniz tabloyu oluşturursanız gelecek yıl bu tür hatalar karşısında ne yapacaksınız?
"Önce şunu söylemem lazım: Hakem hataları futbolun doğasında var. Asıl mesele güveni ve adaleti sağlayabilmek. Hakemlik müessesine güven sağlayabilmek. Yapmamız gereken bu. Güven bir günde bozulmadı; dolayısıyla bir günde de düzelmez.Birincisi; hakemlerin standardını yükseltmelisiniz. İkincisi; hakemlere davranışınız çok açık mesaj içermeli. Son günlerde bazı açıklamalar beni çok üzüyor. 'İşte federasyonlar gelir gider; hiçbir şey değişmez' diyorlar. Herkes görsün ve bilsin ki; yapanlar kalacak, yapamayanlar gidecek. Eski dönemle en büyük fark bu olacak. Eski dönemde yapamayanların kaldığını gördük. Bu dönemde yapamayanların gittiğini herkes görecek..