Cilt kuruluğu vücudun tüm bölgelerini ilgilendirebilir, ama daha çok uzuvlarda yani kollarda ve bacaklarda görülür. Birçok kişi doktora gitmeden bu kuruluğun tanısını kendileri koyabilir. Fakat bir kısım kimsede görüntüsel farklılık gelişmese bile dermatolog muayenesinde tespit edilir. Kaşıntı şikayeti ile doktora başvuran hastaların birçoğu kuru deriye sahiptir ve de sadece cilt kuruluğu tedavisi yapılarak iyileşir. Kışın cilt kuruluğu önlenmezse egzemaların oluşumu kolaylaşır. Egzemalı deri kaşınır, kaşınma sonrası deride kalınlaşmalar oluşur, kaşınırken tırnaklar yoluyla yırtıklar gelişir ve enfeksiyon için kapı açılmış olur. Tüm bunların sonucunda gelişen tabloların çoğu iz bırakarak iyileşir. Düşünülenin aksine cilt kuruluğu mutlaka önlem alınması gereken bir durumdur. Peki ama ne yapılabilir?

ÖNLEMİNİZİ ALMALISINIZ
Yaz ayları yaklaşırken mutlaka cilt muayenesi yapılmalı ve uygun cilt bakımı planlanmalıdır.

* Sıcak su ile banyo yapılmamalı ve banyo sıklığı azaltılmalıdır. Yıkanırken kullanılan ürünlerin mutlaka doğru ürünler olmasına dikkat edilmelidir. Kurutmayan sabunlar, şampuanlar kullanılmalı, bunun için de ürünlerin gliserin, lanolin ve buna benzeyen yağ içerikli olanları seçilmelidir.

UYGUN NEMLENDİRİCİ SEÇ
* Yıkandıktan sonra cilt çok kurulanmamalı ve hafif nemliyken cilt tipi için uygun olan nemlendiriciler uygulanmalıdır.

* Ortamın nemlendirmek de cilt kuruluğunu azaltmaya katkıda bulunur.

* Bol su içmenin yararı vardır.

* Cilt kuruluğunu önlediği düşünülen bazı gıdaların fazla tüketilmesi yine kuruluğu önlemede yardımcı olur.

* Cilt kuruluğunu önlemede en önemli silah nemlendiriciler. Özellikle lanolin, gliserin, üre, pantetol gibi güçlü nemlendiricilerin kullanılması her zaman gerekir.

* Uygun yaş grubuna yönelik uygun ürünü kullanmak da cilt güzelliği için büyük önem taşır. Genç bir kişinin kullanacağı bir ürün ile yaşlı bir kişinin kullanacağı ürün tabii ki aynı değildir.

* Bir avuç enginar yaprağı, bir avuç kızılağaç yaprak ve çiçeği, bir avuç dulavratotu yaprağı, birkaç yarı taze kırlangıçotu yaprağı, bir avuç hindibağ kökü ile yarım avuç katırtırnağı çiçeği, yarım avuç Lavanta çiçeği ve bir avuç ısırganotu yaprağını, 2 litre kaynar suya atın. 1-2 kaynatıp demlendirin. Küvetin içindeki suya döküp 10-15 dakika durun veya el veya ayak banyosu yapın.

* Cildinize istediğiniz meyvenin suyunu sürüp 1-2 dakika bekleyin. (bal ve badem yağı da ekleyebilirsiniz) Cildinizi ovun. 5-10 dakika bekleyin. 8 tane arpayı 1.5 bardak su ile kaynatın. Banyo suyuna dökün. İçinde 15-30 dakika oturun. Banyodan sonra gül sirkesiyle friksiyon yapın.

BİTKİSEL DESTEK VERİN
* Cildinizin gevşediğini, sıkılığını kaybettiğini hissederseniz her birinden 2 tutam ebegümeci, soluk pembe gül yaprakları ve aynı safa çiçeği karıştırın. 1/2 litre 70 derecelik saf alkol içinde 12 saat dinlendirin. 2 tutam nane yaprağı, 1 tutam biberiye yaprak ve çiçek, 2 tutam adaçayı yaprak ve çiçek, 1 tutam kekik yaprak ve çiçeğini karıştırın. Bir litre kaynayan suya atıp 1-2 kaynatıp demlendirin. Küvetteki banyo suyunuza dökün. 10-15 dakika durun çıkınca 12 saat dinlendirdiğiniz ebegümeci suyu ile cilde friksiyon yapın.

* Cildiniz kızarıyorsa: Yüzleri kızaran kişilerde bu durum hazım ve kan dolaşımı sisteminin bozukluğu sonucunda ortaya çıkar. Yüzünüzü süt ile yıkayın, buğday tanesi kaynatarak kür yapın.