ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney, Türkiye'de temaslarını sürdürüyor. Ne istediğini biz bilmiyoruz. Ankara'dakiler biliyor. Hem çok misafirperver oldukları için hem de diplomatik nedenlerle Erdoğan'ın, Gül'ün ve Büyükanıt'ın ellerini "kerhen" sıktıkları Dick Cheney'in Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) çerçevesinde yarattığı tabloya şöyle bir bakalım:


Irak'ta 4 bin Amerikan askeri öldü. 60 bin civarında asker de yaralandı. Bush, savaşın 50 milyar dolara mal olacağını söylemişti. Şimdi ise Amerika, Irak'ta her 3 haftada bu kadar para harcıyor. Joseph Stiglitz Harvard'dan Linda Bilmes, iyimser bir hesaplama ile Irak savaşının Amerika'ya 3 trilyon dolara, dünyanın geri kalanına da 3 trilyon dolara patlayacağını söylüyor. Tüm fatura da gelecek nesillere bırakılıyor. Bush başkan olduğunda, 5.7 trilyon dolar olan ulusal borç, 2 trilyon dolar daha arttı. Savaş öncesi gerçekleşen 800 milyar dolar borç bunun dışında. Mecburi askerlik yasası çıkartılamadığından, cepheye gidecek asker bulunamıyor. Stres içindeki birlikler üst üste cepheye sürülüyor.


Cepheden dönen 52 bin askerde travmatik stres sendromu görüldü. Amerika, cepheye sürülen 1 milyon 600 bin askerin yüzde 40'ına maluliyet ödemesi yapmak zorunda kalacak. Savaşta kazananlar sadece petrol şirketleri ve güvenlik şirketleri. Shell, tek başına 2007'de 25 milyar dolar kâr etti.


Irak'ta ise 28 milyon nüfustan 4 milyonu ülke içinde göç ederken 2 milyon insan da yurt dışına kaçtı. Iraklı doktorların yarısı öldürüldü. Savaşın ilk 3 yılında 650 bin insan hayatını kaybetti. Irak'ın bütün kültürel varlığı talan edildi. Irak toplumu, dokusal anlamda ortadan kaldırıldı.


Sonuç: 5 yıl önce büyük bir kibirle ve dünyayı hiçe sayarak Irak'a birlikte dalan Amerika ve İngiltere, bölgede kaybetti. İran, Irak'ta en güçlü liderlik haline geldi. İran ile birlikte oynayan Rusya, Çin ve Almanya bölgede daha güçlü hale geldi. BOP mimarları çöktü, kaybetti. Şimdi Dick Cheney, Türkiye üzerinden elde kalanı kurtarmaya çalışıyor. Kaybeden taraf olarak; İran, Çin, Rusya, Hindistan bloğuna karşı Türkiye'yi kullanmaya çalışıyor. İçeride ise yine aynı küresel güçler, hükümet üzerinden birbirini süpürmeye çalışmakta. Kamuoyu, kapatma davası veya Ergenekon üzerinden savaşan küresel güçler arasında taksim edilmeye çalışılıyor. Uyanık olalım. BOP'ta kaybedenlerin gözlerinin döndüğünü bilelim. Engenekon'un saflaşmamız için bir turnusol kağıdı olmadığını bilelim. Yerli neo-muhafazakarlar ile liberal müttefiklerinin zokasını yutmayalım.