Yapacağınız ufak değişikliklerle, tarzınızı yenilemek artık elinizde... Şimdi günlük bakımla ilgili doğru bildiğiniz birçok yanlışla yüzleşmenin zamanı....
Daha önce hiç duymadığınız güzellik sırlarıyla teninize, saçınıza, makyajınıza yeni bir boyut kazandırabilirsiniz.
1. Parlak farlar gündüzleri de kullanılabilir! Kadınların çoğunun kullandığı mat görünümlü kahve tonlarındaki göz farları, gözlerinizi sandığınız gibi doğal göstermez. Tam aksine gözünüzü iyice çember içine alıp daha ufak gözükmesine yol açar. Son günlerin trendi altın ve gümüş renklerini kullanmakta hâlâ tereddüt mü ediyorsunuz? Onları gündüz kullanmanın abes olduğunu mu düşünüyorsunuz? Çok yanılıyorsunuz! Makyaj uzmanlarına göre; bu renkler gece kullanıldığı gibi gündüz de pekala kullanılabilir, üstelik yüzünüze ışıltı kazandırıp daha güzel görünmesini de sağlar.
2. Açık renkler dudaklarınızı daha güzel gösterir! Tıpkı gözkapaklarında olduğu gibi dudaklar için de koyu ruj kullanmak, onları ince ve doğal olmayan bir görüntü içine sokar. Dudaklarınıza dolgun seksi bir görünüm kazandırmak istiyorsanız, pembemsi, parlak rujlar kullanmanız gerekiyor. Dudaklarınıza en yakın pembe tonunu bulmak için, denediğiniz ruju elinizin üst kısmına sürün. Böylece teninize uygun olup olmadığını görebilirsiniz.
3. Kaşlarınızı almadan önce onları kısaltın! İşte size güzellik uzmanlarından göz kamaştırıcı kaşların sırrı: İlk aşama kaşlarınızı almanız gereken bölgeyi belirlemek. Dikkat etmeniz gereken, kaşlarınızın her ikisinin de eşit oranda incelmesini sağlamak. Bunun için bir çubuk yardımıyla kaşlarınızın başlangıç ve bitiş noktalarını işaretleyin. Elinize cımbızı almadan önce ufak bir makas kullanın. İlk önce, bir fırça yardımıyla kaşlarınızı yukarı doğru tarayın. Burna yakın olan kılların daha uzun olduklarını göreceksiniz. Makasla bu uzun kılların uçlarından hafifçe alın. Kavisli bir kaş için burnunuza doğru bir eğim olacak şekilde kaşlarınızı alın. Daha sonra, kaşınızı tarayıp uzun olan kılları kısaltın. Son olarak da artık cımbızınızı alıp, fazlalıkları tamamen ortadan kaldırabilirsiniz.
CİLDİNİZİ NEMLENDİRİN 4. Yüzünüzü fazla yıkamayın! New York Üniversitesi dermatologlarından Jeannette Graf'ın açıklamalarına göre; yüzü fazla yıkamakla tenin doğal lipitlerine (yağlara) zarar verip, cildimizin kurumasına neden oluyoruz. Eğer teniniz kuruysa fazla nem kaybetmek cildinizin tahriş olmasına sebep olacaktır. Eğer teniniz yağlıysa, yağ kaybına yağ bezeleri cevap verecek ve daha çok yağ üretecektir. Cildinizin nem dengesini bozmak istemiyorsanız, fazla yüz yıkama huyunuzdan vazgeçin. Yüzünüzü yalnız akşamları sabunla yıkayın. Öğleden sonra yüzünüzü yıkama ihtiyacını duyarsanız, su serpiştirmekle yetinin. Her iki defasında da hafif bir nemlendirici kullanarak su kaybınızı önleyin.
5. Ph konusunda daha hassas davranın! Ürünlerin etiketlerinde okuduğumuz Ph miktarları o ürünün ne kadar asit veya ne kadar alkalin içerdiğini gösterir. Bu rakamlar 1'le başlar (1=çok asit) ve 14'le biter (14=çok alkalin). Gündüz kullanımında düşük Ph'lı ( 3.5) alfahidroksit asit ve C vitamini içeren kremleri tercih ediyorsanız, cildinizin kolajenaz denilen bir madde salgılamasına sebep olursunuz. Kolajenaz enzimi cildi sıkı tutan ve yaşlanmasını önleyen kolajen dokuya zarar veriyor. O yüzden ürün seçiminizde Ph değerlerine dikkat edin.