Şeker koması geçiren hastada en önemli belirtiler kusma, karın ağrısı, sık idrar ve ağız kurumasıdır... Acil tedavi uygulanmazsa ölüme kadar ilerleyebilir.
Şeker hastalığı ile gelişen kötü durumlar 2 bölümde incelenebilir. 1. Erken dönemde gelişen ve şekerin hücre içine sokulamaması ile ilgili olanlar, 2. Uzun dönemde şeker hastalığının damarları ve sinir iletimini bozması ile ortaya çıkanlar...
Erken dönem (şeker koması): Kan şekeri yükselmeye başladığında erken dönemde hasta bir şey hissetmez. Kan şekeri 180'i aştıktan sonra kan şekeri idrara geçmeye başlar. İdrarda şeker arttıkça, böbrekten sıvı atılımı çoğalır. Şeker arttıkça idrar litrelerce olabilir. Bunun sonucu olarak bol su içme, ağız kuruması, sık idrar ortaya çıkar. Hasta kilo kaybetmeye başlar. Kan şekerini hücre içerisine sokmaya yarayan insülin belirgin azaldığında veya insülinin etkisine karşı oluşan dirençle, kan şekeri daha da artar. Kan şekeri kanda yüksek düzeylerdeyken, şeker hücre içerisine geçmediğinden, aslında hücreler açlık çekmektedir. Hücreler, kan şekerini kullanamadığından diğer enerji kaynaklarını kullanmaya başlar.
Aseton gibi kokar Yağ hücreleri yıkılır, hücreler için yiyeceği sağlarken bununla birlikte keton denilen maddeleri de üretir. Bu madde vücut için zehirlidir ve hastayı komaya götürebilir. Önce bulantı, kusma, karın ağrısı, sık idrar, ağız kuruması görülür. Hastanın ağzı kokusu belirgin aseton kokar. Hasta hızlı ve derin nefes almaya başlar. Böyle devam ederse ve acil tedavi yapmazsa, koma ve ölüme kadar ilerleyebilir. Şeker komasını ilaç tedavisine uyulmaması, enfeksiyon, kaza, ciddi tıbbi olaylar tetikleyebilir. Tedavi için insülin, sıvı elektrolit düzeylerinin doktor kontrolünde ayarlanması gereklidir.
* * * Medicana Çamlıca Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Engin Yurt anlatıyor...