Fener tarih yazdı
Yıllarca Avrupa Kupaları'nda Galatasaray'ı izleyen Türkiye, artık günler öncesinden Fenerbahçe'nin Avrupa'daki tarihi sınavını izlemek için hazırlanmıştı... Maç skoru ne olursa olsun Fenerbahçe için yeni bir sayfa açılmıştı. Bu atmosfer içerisinde müthiş bir moralle başladığımız geceye kaleci Volkan'ın yapmış olduğu iki ölümcül hata ile Fenerbahçe takımı sanki dondu kaldı. Bir de buna Lugano'nun alışa gelmiş hatalarından birini tekrarlaması sonucu, trajik bir şekilde Gökhan'ın ayağına çarparak kaleciyi kontirpiye bırakan, saçma sapan bir gol daha yedik. Deivid'in attığı gol Fenerbahçe'ye nefes borusu oldu. Bir de buna 47. dakikada yakaladığı peş peşe iki gol pozisyonu eklenince sanki 2. devre ile ilgili Fenerbahçe'de 'biz bu maçı da alabiliriz, biz bu turu geçebiliriz' düşüncesi sinyalleri belirmeye başladı. Futbolcular ikinci yarıya çok iyi başladılar. Sevilla, maç rolantiye almış 3-1'lik skorun Fenerbahçe'yi elemek için yeterli olabileceğini düşünmüştü. Fakat Fenerbahçe, Uğur Boral'la müthiş bir direniş başlatmışt ikinci yarıda. Bir de ona yardım eden Aurileio ve Deivid'in ikinci golü eklenince maçı uzatmalara götürdük. Zico'nun takımın en çok aksayan oyuncusu Selçuk'un yerine Semih'i yerine alması ile Fenerbahçe'nin Sevilla karşısında daha etkili oynamasına sebep oldu. Yerinde bir değişiklikti. Maça damga vuran bir diğer isim de hakem Busacca'ydı... Sevilla'lı futbolcuların maçın başından sonuna kadar yaptığı rolleri hep seyretti... Fenerbahçe'nin kalesini bulan 3 top gol oldu. Sevilla turu hiç bir zaman haketmemişti. Fenerbahçe çok daha fazla atak ve göze hoş gelen futbol oynadı... Turu sonuna kadar hak eden taraf Fenerbahçe'ydi... Volkan da ilk dakikalarda elleriyle verdiği turu Sevilla'dan geri alarak kendini affettirdi.