Yaşadı yine arsızlar
Devlete verginizi, SSK priminizi ödemeyip kaçarsanız ne olur? 'Böyle soru mu olur' demeyin. Çünkü kaçarsanız kurtulursunuz, kaçmazsanız, gücünüz olmadığı için ödeyemeseniz bile devlet sizi sefil eder. Başka bir ülke var mıdır kaçanın ödüllendirildiği, saklananın korunduğu? Sanmıyorum. Ama varsa arsızı, hırsızı koruyan, bizden başkaları da varmış diye teselli oluruz hiç değilse. Kanun yazıcı bir hoca yazdığı yasayı açıklıyor. "Yerinde bulunamayan yaklaşık 500 bin şirketi tasfiye edeceğiz, vergi ve SSK borçlarını da sileceğiz." Hangi şirketlerin borcu silinecek? Adresinde olmayan, bulunamayan, sermayesini artırmamış, ortaklarının bırakıp gittiği şirketlerin. Kim bu şirketlerin sahipleri? Şirket işine yaradığı sürece ortada işadamı, şirket sahibi diye dolanan, işi bitince de bırakıp kaçanlar. Çocuğunu bırakıp kaçan anne babalar gibi. Maliye adresinde bulamadığı şirketlere nayloncu, faturalarına da naylon fatura diyor. Bu şirketlerden mal alan, bunlara iş yaptıran şirketlerden naylon fatura kulandınız diyor. Yeniden, cezalı olarak ve faizi ile birlikte vergi istiyor. Yöneticileri ceza mahkemelerine sevk ediliyor, üç yıla kadar ağır hapis cezası ile yargılanıyorlar. Şirketlerini bırakıp kaçanlar borçlarından da kurtulacak, gerine gerine ortalıkta dolaşacaklar. Hem Vergi Usul Kanunu'na hem de 6183 sayılı Kanun'a göre, şirketlerin borçları şirketlerden alınamazsa yöneticilerden istenir. Limited şirketlerin borçları yöneticilerin yanı sıra ortaklarından tahsil edilir. Tahsil zamanaşımı içinde, tahsil edilemeyen alacaklar da silinir. T.C. kimlik numarası ile insanları takip etmek, iş yapıp yapmadıklarını görmek zor değil. Bu insanlar arandıklarında bulunamıyorlar diye ciddi firmaları naylonculukla suçlayacaksınız, yöneticilerini ağır cezalarla, ağır cezalarda yargılayacaksınız, saklananları, aslı suçluları ödüllendirecek, borçlarını sileceksiniz. Olmaz, olamaz, bence bu kadarı olmamalı! Arsız, hırsız bu kadar da korunmamalı!