Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Saklambaç | Astroloji | Arşiv | Ana Sayfa
Bugün: 20 Ocak 2008  
KONUYLA İLİŞKİLİ DİĞER YAZILAR
'Hayatta her şey sahici olsa keşke'
Güçlü şair yetişmiyor
Mor ve Ötesi başarılı
Dijital müzik kurtarır

'Hayatta her şey sahici olsa keşke'

Duyguların ve ilişkilerin sanal ortamda yaşanan halinden hiç memnun değil Yaşar; her şeyin 'sahici'sini arıyor. Toplumdaki çöküşün çığ gibi büyümesini izlerken, kendini o çığ içindeki kar tanesi gibi görüyor.



Yaşar Günaçgün. Biz onu 'Yaşar' olarak biliyoruz. Biraz 'Kuşlar', biraz 'Benim Sevdam' şarkıları bir şiirin imgelerinden süzülüyor...

O bir şair gibi davranıyor. Cemal Süreya bir iddia uğruna soyadındaki ikinci 'y' harfini düşürmüş. Yaşar ise bütün soyadından vazgeçiyor. Hep "Aşk" için...

* Sanatçı bir aileden geldiğiniz doğru mu?
Tamamiyle... Amcalarım öncelikle, sonra dedem... Manevi dedem ressam/ neyzen Ali Dede Ali Altıntaş, 25 sene Fransa'da yaşadıktan sonra memlekete gömülmek istedi. 78 yaşında kaybettik onu. Bir gün bir hapishanede resim yapan bir adamın yanına gidiyor ve omzuna dokunuyor. Adam dönüyor ve soruyor;

- Çok mu seviyorsun resmi?
- Evet amca çok seviyorum.

- Ressam mı olacaksın?
- Evet.

- O zaman çok kitap okumalısın!
Bunu söyleyen kişi Nazım Hikmet'tir. Böyle bir çevrede insanın sanatçı olmaması için...

* Bir yazar şöyle demişti Jean Paul Sartre ve Cemal Süreya için: "Dünyanın en küçük devletleri". Sizin Cemal Süreya hayranı olduğunuzu biliyoruz.
'Cin şair ve cins şairim' derdi Cemal Süreya. Çok zekice kullanır kelimeleri ve kendi deyimidir; imgeyi gözünden avlarım. Okura hemen geçiyor ve etkisi altına alıyor.

AŞK İÇİN SOYADIMI ATTIM
* Süreya; aşk için soyadının 'y' harfini kaldırmış. Nasıl bir şeydir bu?
Vallahi ben bütün soyadımı attım aşk için. Süreya ve etrafındaki isimler çok ilginç adamlar. Baksanıza; bir keresinde bir arkadaşının kitabı basılacak; yayıncı Mehmet Fuat'la iddiaya giriyor. Penaltısına; eğer kazanırsa kitabı bastıracak. Atamıyor herhalde ve Mehmet Fuat zaten beğenmediği kitabı basmaktan kurtuluyor... Kimdi o kitabı basılmayan şair?

* Penaltıları atıyor Cemal Süreya ama Mehmet Fuat sözünde durmuyor ve o şair; Ahmet Arif...
Evet, Ahmet Arif ve kitabın adı da 'Hasretinden Prangalar Eskittim'. Bakın nasıl ilginç bir adam; bir şiirinde "Masandaki gölgeme bakıyorum!" diye yazıyor. Çıkmış meyhaneden ve içeride kalan ısısına şiir yazmış. Böyle bir hasret biçimi kriminal laboratuar gibi yapmış ustayı; bakıyor ve ısısından görüyor sevgilisini...

* Siz kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
Kendine özgü... Ne söylesem kendim gibi söylerim herhalde. 'Rap ya da Türk Sanat Müziği yapacak mısınız?' diye uç sorular geliyor; rahatlıkla 'Yapabilirim' diye yanıtlıyorum. Bu sesle söyleyeceğim için o yine bir Yaşar şarkısı olacaktır.

* Fun siteleri açılmış adınıza...
'yasaronline.net' diye bir forum sitemiz vardı. Bir alışveriş doğmuştu aramızda ama sonradan o site amacından saptı biraz. Rahatsızlık verecek aşamaya gelince kaldırdım. Ama dinleyicilerim kendi aralarında böyle gruplar oluşturmuşlar. Ancak birebir görüşmeleri tehlikeli buluyorum.

TOPLUM SEVGİSİZLEŞİYOR
* Neden?
Çok fazla hayranlıktan hoşlanmıyorum. Sonuçta şarkı söylüyorum. Fazla da abartmaya gerek yok diye düşünüyorum.

* Sahici olmayan şeyler mi çıkıyor ortaya?
Onun düşündüğü kurduğu kişi değilim. Öyle bir sevginin olduğuna da çok inanmıyorum. Öyle bir yere koyuyor ki seni. Ondan sonra hiç hata yapamazsın. Çünkü böyle seviyorsa anında nefret de edebilir.

* Eski sevdalar da yok hayatımızda..
10 yıl önceki söyleşilerimden birinde söylemiştim; toplum giderek sevgisizleşiyor. Bir 10 yıl sonra gelen kuşak aşk-sevgi kavramlarını bilmeyecek. Çok kolay kandırılacaklar.

* Oyun çağını geçtik galiba.
Evet. Benim başıma su dolu balon atsınlar mesela. Ben çok yapardım bunu çocukken. Çocukluğumuz kaybettik. MSN'de var böyle bir şey. Sanal ortama kaydı oyunlar bile. Ben sanal değil gerçek olsun istiyorum her şey

* Küçücük bir çocuğun sizin Kuşlar şarkınızı söyleyip hüzünlendiğini gördüm. Müzik herkesi bu kadar etkileyebilir mi?
Her kesimden insan dinliyor beni. Kim söylemişti hatırlamıyorum ama şöyle bir söz vardı; "Bütün sanatçılar müziğin görkemine ulaşmaya çalışır!" Dil, din, ırk, sosyal statü, ekonomik durum gibi ayraçlara takılmadan ve fark etmeden yüreğe yerleşen bir şeydir bu...

DÜNYANIN ORTAK DUYGUSU MÜZİK
* Duyuşsal bir şey müzik...
Sadece kulağının duyması yeterli. Hatta duymadan yapanı da var bunu. Koskoca Beethoven gibi bir dehanın yüreğiyle bu işe sarıldığını düşünürseniz; çok istemekle ilgili bir şey. Geçenlerde imza gününe gittim. Çocuklar vardı. 'Beni nasıl anlayabilirler ki?' diye düşündüm. Bir anneanne gelmişti kızı ve torunuyla. Bir çocuk imza alamadığı için ağladı.

* Şaşırtıcı değil mi?
Ama o duyuş işte. Paco De Lucia söylemişti galiba; "Dünyanın her yerinde çaldım. Başka ülkelerde, başka başka ırklara, uluslara seslendim ama aynı şarkının aynı yerinde hep aynı tepkiyi aldım!" Bu da bana dünyanın ortak bir müzik duygusunun olduğunu gösterdi.

* Dünya bu kadar kötüyken, bu sevgisizliği nasıl taşıyorsunuz?
Kaldıramıyorum. Kendime dönüyor ve kapanıyorum.

* Tuzaklar sizin için işliyor mu?
Toplumsal bir çöküş o. Bunda benim suçum ne kadar az, ne kadar çok tartışılır. Derler ki, düşen bir çığda kar tanesine suç bulunmaz. Burada kendimi suçlu göremiyorum ama hiç olmazsa çığa kapılmayayım diye, onun aşağı doğru aktığı yerden uzak durmaya çalışıyorum.

* Hem bir kar tanesi olup hem çığa katılmamak zorlamıyor mu sizi?
O sahte dünyaya maske takıp katılmak zorunda kaldığım oluyor. Kozanızda kelebek olamıyorsunuz. Topluma karışmak gerekiyor.

* Dolaşıma girmezseniz dışlanıyorsunuz...
Çok doğru. Onların içine girmezsen eritmeye çalışıyorlar. Sen de ister istemez onlarla beraber oluyorsun.

* Çok bilmiş; elindeki beş benzemezle bize sürkontur çeken bu hayatta aşkı/sevgiyi nereye koyarsınız?
O beş benzemezi boyayacak şeydir aşk. Neyzen Ali dedemle başlamıştık. Onunla bitirelim. Vefatına yakın sormuşlar; "En son ne söyleyeceksin?" Yanıtı benim düsturum oldu; "Her şeyin başı sevgidir! Başka hiçbir şey söylemiyorum!" En başa koyacaksın sevgiyi. Başka nereye koyacaksın ki!


HAKAN DİLEK

DİĞER SAKLAMBAÇ HABERLERİ
Bosna-Hersek küllerinden doğuyorUzun hırkalara bermuda şort
Aynası iştir kişininTaviz vermiyor
Hijyeni öğrensin çocuklar...Çare mi çaresizlik mi?
Yarıyıl tatilini...Bir vapur geçer...
Maceradan uzak durunHer kıyafetle uyumlu
Ayaklara teknolojik sağlıkKampanya zamanı zamanı
Suzuki'nin ilk sedanı SX4
GÜNCEL
Güvercin Güvercin adalete çağırıyor
Gazeteci Hrant Dink suikastinin üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen,...
İçki babası da sahteci
4 garip ölmüş diyeler üç gün...
İstanbul'da 3 bombalı araç var!
Kerbela'da kan ve gözyaşı
Ilgın: Her derde deva Ilgın:...
Genelkurmay'dan Dağlıca tepkisi
SPOR
Paşa'lar Paşa'lar gibi!
Özgür'ün 1 ve 20. dakikadaki golleriyle büyük şok yaşayan Kartal'ı...
Rüyam gerçek oldu
Barusso sürprizi
Transfer kaçınılmaz
Fener'in bombası Necati
Trabzon komada
Sivas'ın bileğini bükene...
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
İSTANBUL Parçalı Bulutlu 9°C 5°C 
ANKARA Sisli 0°C -9°C 
İZMİR Az Bulutlu 14°C 5°C 
ANTALYA Az Bulutlu 16°C 7°C 
ADANA Az Bulutlu 15°C 3°C 
EKONOMİ
IMKB E: 48.657,460 D:% -0,50
DOLAR S: 1,177 D:% -0,13
EURO S: 1,726 D:% -0,14
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
MAGAZİN
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon
| Saklambaç | Astroloji | Mobil Takvim | Reklam | Künye | Ana Sayfa
    Takvim Servisi
    Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu
Shuanda Bildiriyor Blogomania Hepoku