THY bu işin altından kalkar umarım
Cengiz H. Özköylü. 12.11.2007 tarihinde Almanya'dan yola çıktı. Hollanda'da bazı işlerini halletti. Sonra kesin dönüş yapmak için TK 1952 sefer sayılı Türk Hava Yolları uçağına bindi. Yani Amsterdam'dan kalktı İstanbul'a kondu. Özlemle, gözyaşıyla eğilip toprağı öptü anayurdunda. Sonra bagajlarını almak için yürüyen banda gitti ama o da ne? Herkesin bagajı çıktı onunki çıkmadı.
'BULAMADIKAMA' Cengiz Bey hemen Kayıp Eşya Bürosu'na gidip başvurdu. İyi davranıp "Geçmiş olsun" dediler ve rapor tuttular. Sonraki günlerde defalarca aradı, olumlu bir şey öğrenemedi. Sonra, bavulun içindeki eşyaların listesini ve fiyatlarını gönderdi. Ancak bazı şeyleri yeni almıştı ve kasa fişleri de kaybolan valizin içindeydi. Bir süre sonra kendisine dediler ki: "Bavulunuzu bulamadık ama konuyla sigorta müdürlüğümüz ilgileniyor."
'YAZIKDEĞİLMİ' Bundan sonrasını Cengiz Bey anlatsın, dinleyelim: Bugün bana sigorta müdürlüğünden bir teklif yazısı geldi. 233 YTL öneriyorlar. Bavulumun içindeki fotoğraf makinesi Canon marka. Ayrıca su altı balıkadam malzemem ve giyeceklerimin toplam değeri 5 bin euroyu aşıyor. Sadece yeni aldığım yüzerlilik yeleği ve regülörüme ödediğim para bin 300 euro. Bana önerdikleri miktar ise sadece 233 YTL. "Hesap tutmuyor" deyince, Varşova Konvansiyonu'nun arkasına sığınıyorlar. Peki, ama bana yazık değil mi?