İstedikleri halde çocuk sahibi olamayanların imdadına tüp bebek yöntemi yetişiyor. Bu sayede çiftler bebeklerini kucağına alabiliyor.
Tüp bebek ya da dışarıda döllenme bir yardımcı üreme tekniği olup spermlerle yumurtanın laboratuvar ortamında bir araya getirildikten sonra döllenmiş yumurtaların rahim içine nakledilmesidir. Bu süreç oldukça karmaşık bir işlem olup yaklaşık 7 hafta sürer. İlk 2 hafta yumurtaların baskılanması için geçer, sonraki 2-3 hafta enjeksiyonların yapıldığı yumurtaların uyarılma ve ultrasonografi ve gerektiğinde kan tetkikleri ile takip dönemi, son 2 hafta ise transfer işleminden sonra gebelik testine kadar geçen süredir.
GEBELİKTE YAŞ ÖNEMLİDİR Uygulamada en önemli aşama, yumurtaların uyarılma ve takip işlemi ile yumurta toplama zamanının belirlenmesidir. Hastalar, enjeksiyonlarını kendileri yaptığından herhangi bir yanlışlığa meydan vermemek için çok iyi tarif edilmelidir. Özellikle yumurta toplama işlemi son iğneden sonra 35-36. saatlerde mutlaka yapılması gerektiğinden bu iğne için belirlenen zamana çok dikkat edilmelidir. Tüpleri kapalı, ağır hasarlı ya da tüpleri alınmış hastalar, sperm problemi olanlar, ileri evre endometriozis, daha önce geçirilmiş karın içi ameliyatlar nedeniyle yaygın karın içi yapışıklıkları olan hastalar ve tanı konamamış kısırlık problemi olan hastalar tüp bebek için başvurabilir. Ciddi tıbbi rahatsızlığı olan hastalarla gebeliğin zararlı olduğu hastalar bu programa alınmamalıdır. Ülkemizde ortalama olarak tüm tüp bebek denemelerinin yaklaşık yüzde 40'ı gebe kalmaktadır. Bu oran 20'li yaşlarda daha fazla 40 yaşından sonra ise oranlar hızla düşmektedir. Yaş, gebelik oranlarını çok fazla etkilemektedir.
STRES OLUMSUZ YÖNDE ETKİLER Çocuk sahibi olamayan çiftlerde, yapılan çalışmalar bu hastalardaki endişe düzeylerinin kanserli hastalara yakın olduğunu göstermiştir. Stres katsayısı yükseldikçe hastanın gebe kalma şansı da azaldığından bu durum fark edilip düzeltilmedikçe bir kısır döngü başlayacak ve sonuç daima olumsuz olacaktır. Ayrıca evliliklerde yaşanacak olumsuzluklara neden olur. Bu aşamalara gelmeden yapılacak bir psikolojik danışmanlık ruhsal travmayı da önleyebilecektir.