Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Saklambaç | Astroloji | Arşiv | Ana Sayfa
Bugün: 06 Ocak 2008  
KONUYLA İLİŞKİLİ DİĞER YAZILAR
Cinsel dünyamız gözümüze yansıyor
Uçuk gözde de çıkar
Maskara kazalarını önemseyin
Bilgisayar kullanıcısı dikkat!

Cinsel dünyamız gözümüze yansıyor

Kadın-erkek cinselliği göze vuruyor! Prostat, iktidarsızlık, adet döngüsü, hamilelik ve menopoz göz hastalıklarını farklı kılıyor.



Ağaç dalı görünümünde korneaya yerleşen göz uçuğunu ancak atak halindeyken tespit edebiliriz. Uçuğun ileri safhasında, tedavi edilmediğinde kornea nakli gerekebilir...

Cinsiyet farkının göz hastalıklarında da ortaya çıktığını biliyor muydunuz? Bu şaşırtıcı gerçeği, yani kadınlarda ayrı erkeklerde ayrı yaşanan göz sorunlarını Acıbadem Göz Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Banu Coşar'a sorduk. Doç. Dr. Coşar cinsel kimliğimizin gözlerimize nasıl yansıdığını anlattı...

ERKEKLERİN İŞİ KOLAY DEĞİL!
Cinsiyet faktörünün göz sağlığını farklı şekillerde etkilediğini biliyoruz. Erkekle kadının yapısı farklılıkları; gözyaşı bezlerinde, göz yüzeyinde, lenste ve retinada (gözün sinir tabakası) izleniyor. Östrojen, progesteron, androjen gibi cinsiyet hormonları ve yaşa bağlı olarak hormonlardaki değişim görmeyi de etkiliyor. Göz tansiyonunun bazı tipleri (pigmenter glokom), göz alerjisinin ciddi formları, retinanın kimi hastalıkları, göz sinirinin hastalıkları ve Behçet (gözün tüm bölümlerini etkileyebilen bir göz hastalığı) kadınlara oranla erkeklerde daha sık rastlanılan hastalıklardır.

İKTİDARSIZLIK...
Cinsel iktidarsızlık hapları da erkeklerde mavi görmeye, mavi ile yeşili birbirinden ayırt etmede zorluğa yol açıyor. Ayrıca görme sinirini besleyen damarlarda da tıkanıklığa neden olabiliyor. Bu ilaçları kullananlarda kısmen geçici görme kaybı görülüyor. Bunlar vücudun damar sistemini etkileyerek etki ediyorlar. Gözün damarlarını da etkileyerek görme sinirini bozuyorlar. Ama bu tür hastalıklar, bizim iskemik-nöropati dediğimiz görme sinirindeki beslenme bozukluğu ve ilaç kullanımı olmaksızın da görülebilir. Dolayısıyla biz bunu birebir bir ilaca bağlayamayız. Hiçbir ilaç kullanmasa da kimi insanların görme sinirinde böyle bir beslenme bozukluğu olabiliyor. Sebep- sonuç ilişkisinin kesinleşmesi için biraz daha beklemek gerekiyor.

PROSTAT İLAÇLARININ ETKİSİ...

Prostat ilaçları da gözleri olumsuz olarak etkiliyor. Prostat büyümesinin tedavisinde kullanılan bu ilaçlar; göz bebeğini genişleten kasa etki ederek, göz bebeğinin büyümesini engelliyor. Bu durum katarakt ameliyatını teknik olarak zorlaştırıyor. Bu nedenle, hastalarımıza katarakt ameliyatı öncesi bu ilaçların kullanımına ara vermesini tavsiye ediyoruz, ameliyatlarda da ilave önlemler alıyoruz.

KADINLARIN DÜNYASI BİR BAŞKA!

Kadınların yaş, adet dönemi, hamilelik ve menopoz zamanlarında gözlerinde birtakım değişiklikler ortaya çıkıyor. Örneğin; katarakt; menopoz sonrası kadınlarda, aynı yaştaki erkeklere kıyasla daha sık görülüyor. Menopoz sonrası östrojen kullanımı katarakt riskini azaltıyor. Menopoz öncesi dönemde ise östrojen lensin uygun iyonik yapısını ve su dengesini korumasını sağlıyor. Adet döngüsüne göre kadınlarda kornea (gözün saydam tabakası) kalınlığı değişiyor. Adet döneminin 15. ve 16. günlerinde kornea kalınlığı yüzde 5.6 oranında artıyor. Hamilelikte de her 3 aylık dönemde korneada yüzde 3'lük bir kalınlık artışı oluyor. Bu yüzden gebelik boyunca lazer ameliyatı yapılamıyor.

MENOPOZDA GÖZ KURULUĞU
Kornea adet döngüsü boyunca şekil olarak da değişiyor. Adet başında daha dik olan kornea, yumurtlamadan sonra düzleşiyor. Kornea hassasiyeti de adet öncesinde azalıyor. Bu yüzden, adetten önceki dönemde kontakt lens kullanımı daha rahat oluyor. Menopozdan sonra göz kuruluğu artıyor. Bu, hormon desteğinin kaybından kaynaklanıyor. Gözyaşı üretimi prolaktin ve cinsiyet hormonlarınca kontrol ediliyor. Menopozdan sonra gözlerde yanma, batma, kızarma gibi şikayetlere yol açan kuruluk, hormon tedavisi ile düzeliyor. Ayrıca suni gözyaşı damlaları kullanılıyor.

ÇOCUKLARDA DA GÖRÜLÜYOR
Kadın ve erkeklerde cinsiyet farklılığıyla ortaya çıkan göz hastalıklarının yanı sıra, son dönemde çocuklarda göz kuruluğuna sıklıkla rastlıyor olmamız da son derece şaşırtıcı. Çünkü eskiden bu bizim hemen hemen hiç görmediğimiz bir durumdu. Ama şimdi görüyoruz. Çocuklar, muayeneye getirildiğinde gözlerinin yandığını, kızardığını, battığını, gözlerinin içine kum kaçmış gibi bir duygu olduğunu söylüyorlar. O çocuk grubunu bizim kuru göz hastamız kılan etken ise bilgisayar. Okul öncesi dönemde de çocuklar bilgisayarda oyun oynuyorlar ve dikkat edin onlar oyun oynarken, gözlerini kocaman açıp neredeyse hiç göz kırpmıyorlar. Onlara suni gözyaşı damlası veriyoruz. Bu damlalarla şikayetleri hafifliyor.

ÇAĞDAŞ HAYATIN SORUNLARI...
Çağdaş hayattaki bir sürü şey gözlerimizi etkiliyor, göz kuruluğuna neden oluyor. Hava kirliliği, ofis ortamlarında havada asılı olan kağıt tozu, yazıcıların tonerleri, bunların ortama kattığı kimyasallar, klimalar, ısıtma sistemleri bütün çağdaş insanları göz kuruluğunda savunmasız bıraktı. Çocuklar için de bunlar geçerli ama çocukların bilgisayar karşısında saatlerce oyun oynamaları ve dikkatlerini dağıtmamaları bu kadar artırdı göz kuruluğunu. Aslında bizi düşündüren tek şey kuruluk değil. Örneğin, yakın çalışma, bilgisayar, okuma genetik olarak yatkın bir çocukta miyopiyi de tetikleyen bir faktör. Yani bir çocuk çok fazla bilgisayarla haşir neşir olursa ve genetik yatkınlığı da varsa, bilgisayar orada çevresel bir faktör olarak etki edip miyopisini de ortaya çıkartabiliyor.

MAKYAJ YAPARKEN DİKKAT!
Gözlerde makyaj ürünlerine bağlı olarak kızarma, yaşarma, kaşıntı, şişme ile kendini belli eden alerjik reaksiyonlar, ayrıca göz kapaklarında şişme, ciltte pullanma, kızarma olabiliyor. Kirpik dökülmesi de görülüyor. Bunun için şu noktalara dikkat etmeliyiz: 8 Toz farları tercih edin. 8 Suyla çıkan ürünler kullanın. 8 Eskimiş ürünlerinizi atın, kullanmayın. 8 Eyeliner ve maskaranızı siyah renkte seçin. 8 10'dan çok bileşen olan ürünleri almayın. 8 Maskarayı kirpik diplerinize kadar getirmeden sürün. 8 Göz farlarından yeşil-mavi-mor renklerde olanların, toprak-krem tonlarına göre daha fazla alerjik reaksiyona sebep olduğunu aklınızda tutun. Ayrıca parıltılı farlar, mat olanlara göre daha fazla alerjik reaksiyona yol açar.


Hülya Balcı

DİĞER SAKLAMBAÇ HABERLERİ
Biraz Buda, biraz Kral,...Biraz Buda, biraz Kral,...
Gizemli ve seksiMevlana'nın torunlarıyız
Dünyayı kurtaran Latinler'Koç' gibi aşık olacaklar!
İleri geri konuşmasın...Pembe gönlüm sende!
Açıkta kalmayın!En hızlı GM
GÜNCEL
Polis Polis teyakkuzda
Hain saldırının ardından büyük şehirler başta olmak üzere ülke...
Seyyah Başkan
Beyaz çile gidiyor!
Bir 'Bak'ışta yakaladı
Gelin Ağa
Maganda akıllı çıktı
Mevkisine pardon dedi
SPOR
İşte İşte yıldırım plan
Appiah'ın yerine Mehmet Topuz'u almayı düşünen Sarı-Lacivertliler...
Aslan kaçtı Timsah tuttu
Kartal ter attı
Terime Bayern kancası
Bir yere gitmiyorum
Yaşananlardan utandım
Holosko tam isabet
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
İSTANBUL Sisli 6°C -2°C 
ANKARA Sisli 0°C -12°C 
İZMİR Az Bulutlu 10°C 1°C 
ANTALYA Az Bulutlu 17°C 5°C 
ADANA Az Bulutlu 11°C 1°C 
EKONOMİ
IMKB E: 53.961,390 D:% 0,78
DOLAR S: 1,161 D:% -0,73
EURO S: 1,706 D:% -0,84
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
MAGAZİN
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon
| Saklambaç | Astroloji | Mobil Takvim | Reklam | Künye | Ana Sayfa
    Takvim Servisi
    Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu
Shuanda Bildiriyor Blogomania Hepoku