Kadın ve erkek ilişkisindeki en önemli şey kadını kadın, erkeği erkek olarak kabul etmek ve karşı tarafın istek ve arzularına saygı duymaktır. Çünkü daha bebeklikten itibaren farklı yetiştirilir ve farklı hissetmeye başlarız. Bir kadının, bir erkeğin nasıl düşündüğünü veya bir erkeğin, bir kadının niçin farklı davrandığını anlamasına imkan yoktur. Çünkü farklı hormonlar etkisi altında olunca karşı cinsin bilemediği ve anlayamadığı duygular gelişir.
İlk gece zorunluluğu olmamalı Evlenen çiftler önce yaşadıkları cinselliği doğal olarak kabul etmelidir. Kadın ve erkek için ilk gece zorunluluğu hissedilmemesi gerekir. Çiftler önce kendilerini ve cinsel kimliklerini tanımalıdır. Daha sonra ise birbirlerini zamanla tanıyarak, dokunarak, elektrik alarak, severek ve psikolojik olarak birbirlerinin içinde hissettikten sonra ilişkiye geçmeleri gerekir.
Birbirlerine karşı sorumludurlar Zamanla mutlaka kendilerini iyi hissedecekleri cinsel ilişki pozisyonu bulacaklardır. Zorlayıcı olmak, küçümseyen davranışlar cinsel yaşamda derin yaralar açabilir. Sevgi ve içtenlikle yaklaşım önemlidir. Çiftler sadece ikisinin birbirlerine karşı sorumlu olduklarını bilmelidirler. Büyüklerin baskısını üzerlerinde taşımamalıdırlar. İlk cinsel birliktelikte "Önce sen benim eşimsin, seninle biz bir bütünüz, her şey ikimiz ve biriz" mantığı ile yaklaşılmalıdr. Bu yaklaşım ileride ne istediklerini birbirlerine anlatabilen, "Sorunlar, senin değil bizim sorunlarımız" diyebilen çiftler yaratacaktır.
Eğitimi anne vermelidir Evlilik bir rituel olarak önemsenmeli, doğru bilgilerin içerdiği bilimsel kitaplar okunmalı, kadın ve erkeğe cinsellik, biyolojik, psikolojik ve toplumsal gerçekler içerisinde öğretilmelidir. Cinsel eğitim, çocuklukta anne tarafından verilmelidir. Cinsel organını tanıması için dokunmasına izin verilmelidir. Fakat sevgi eksikliği gözlemlenerek, kendine yönelik alınacak haz duygusu yerine anne ve aileden alınacak sevgi ile eksiklik giderilmeli, yerine konulmalıdır.