Sizlerle bu köşemde bildiğim, faydası olduğuna inandığım bilgileri paylaşmak istiyorum. 1. Saçları asla sert fırçalamayın. Yumuşak ve hırpalamadan fırçalayın. 2. Isırgan ve papatya özlü şampuanlar kullanın. 3. Bir kase ılık suya çırpılmış yumurta, limon suyu karıştırıp saç diplerini ovun, yarım saat sonra durulayn. 4. Kaynamış ve dövülmüş şimşir ağacı bitkisinin kabuk ve odun kısmını kaynatıp saç diplerine masaj yapın. (Şimşir ağacı nedir? diye sormayın. Bütün aktarlarda bulabilirsiniz.) 5. Kaynatılmış enginar yaprakları çok iyi gelir. 6. İçmek ve losyon olarak kullanmak için kuşburnu ve bögürtlen çayı. 7. Saçınıza doğal yollarla renk vermek istiyorsanız bir kase saf zeytinyağına bir avuç papatya koyup kaynatın. Saçlarınız açılacaktır. Koyu renk istiyorsanız kaynamış pırasa yaprakları, demlenmiş çay ve soğan kabuklarını uygulayın. Saçlar koyu olacaktır. 8. Saç dökülmesi için maske; bir soğan suyu, susam yağı ve bir kaşık bal. 9. Erken beyazlamaya karşı bir soğan, bir sarmısak ve bir yumurta sarısını karıştırıp maske olarak sürün. (Kokunuzdan kimse yanınıza yaklaşamaz. O yüzden evden çıkmayacağınız bir günde yapın.) Galyalılar saçlarını kireçle, Venedikliler sodyumla açarlarmış. Şimdi kimyasal yöntemlerle saçlarla oynanıyor. Ama orada da marka bir boya kullanmak önemli. Bu arada sarışın değilim, gına geldi. Her önüne gelen sarışın. Etrafı sahte sarılar bastı. Her ünlü olmak isteyen, her kaset çıkartan sarışın olma çabası içine girince saçlarıma kıydım ve kumral oldu. Buradan yapımcılara sesleniyorum. Artık bana Allah rızası için farklı projeler getirin. Çünkü kendi kendimden sıkıldım. Hayırlısı. Köşemde kullandığım fotoğrafı değerli fotoğraf sanatçımız Şenel Aldi çekti. Ona sonsuz teşekkürler, Ee Gülben Ergen fotoğrafçısını över de ben övmez miyim!..