AIDS, Acquired Immuno Deficiency Syndrome kelimelerinin kısaltması olarak ortaya çıkmış ve "Edinilmiş Yetersiz Bağışıklık Sistemi Sendromu" olarak Türkçe'ye çevrilmiştir. AIDS ilk olarak 1981 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde keşfedilmiştir. Keşfinden hemen sonra hızla yayılarak; erkek, çocuk, siyah, beyaz, Latin, Asyalı, zengin, fakir demeden birçok insanın ölümüne neden olmuştur. Günümüze kadar AIDS'ten 225 bin kişinin yaşamını yitirdiği kaydedilmiştir. Bu sayı, her 13 ila 15 ayda ikiye katlanmaktadır.
Yayılmasını önlemek için korunun Halen kesin olarak bilinen bir tedavi yöntemi bulunmayan AIDS'ten korunmak, bu tehlikeli ve ölümcül virüsün yayılmasını önlemek için uygulanabilecek tek yoldur. AIDS tamamen vücut bağışıklık sistemi ile ilgili olduğundan hastalığa sebep olan virüse, HIV, Human Immune Deficiency Virus, vücut bağışıklık sistemi virüsü adı verilmiştir. Virüs, insan vücudunun hastalıklara karşı direncini sağlayan bağışıklık sistemini etkisiz hale getirmektedir. Vücudun bağışıklık sisteminin etkisiz hale gelmesi, virüsten etkilenmeden önce kolayca baş edebildiği diğer hastalık mikroplarıyla artık çarpışamayacak duruma gelmesi demektir. Bu da basit bir enfeksiyonun bile ölümcül hale gelmesine sebep olabilir. AIDS hastalarının yarısından çoğu, bağışıklık sistemlerinin etkisiz hale gelmesi yüzünden basit enfeksiyonlara yenilerek hayata veda etmişlerdir. Yok edilmesi mümkün değil... İnsan vücudu bir defa HIV virüsü ile enfekte olmuşsa artık bu virüsün hiçbir şekilde yok edilmesi ya da vücuttan atılması mümkün değildir. Fakat, virüsün etkilerine engel olmak için birtakım ilaçlar geliştirilmiştir. Bunlardan ilki ve en çok bilineni, AZT (Zidovudine) adı verilen ilaçtır. Bu ilaç virüsün çoğalmasını engellemektedir. AZT, AIDS virüsünün meydana getirdiği belirtilerin görünmesini engellemekte ve AIDS'li hastanın yaşamının kısmen de olsa uzamasını sağlamaktadır. Bilimadamları, AIDS'le savaşabilmenin diğer yollarını aramaya devam etmektedir. Son yıllarda bu konuda oldukça büyük gelişme kaydedilmiştir. AIDS'e karşı korunmak için geliştirilen aşıların testleri halen deneysel aşamadadır. 1990 yılının başlarından itibaren bu konuda başarılı sonuçlar elde edilmektedir.