Ünlü iletişimci Ali Atıf Bir, reklamın beslendiği en önemli kaynağın "popüler kültür" olduğunun altını çizdi. Ali Atıf Bir, televizyon ve radyo reklamlarında arabesk figürlerin kullanılmasıyla ilgili olarak ise şu yorumlarda bulundu;"Reklamcılığın beslendiği en önemli kaynak popüler kültürdür. O yüzden reklam sektöründe yaşanan bu gelişmeleri son derece doğal ve normal buluyorum. Müslüm Gürses'in git gide yükselen bir çizgisi var. Gürses'e son zamanlarda "entellektüel" dediğimiz kesim de sahip çıkmaya başladı.
KALİTE DÜŞÜRÜLÜYOR Örneğin, Müslüm Gürses'in albümünü Mey Rakı destekledi. Zaman içerisinde bakılınca moda, yukarıdan aşağıya doğru bir çizgi çizer. Ancak arabesk için durum tam tersidir. Arabesk modası daha çok aşağıdan yukarıya doğru yayıldı. Ayrıca, reklamlarda arabesk figürleri kullandığınız zaman akılda daha fazla mesaj tortusu kalıyor. Bu nedenle reklamcılar eleştirilmez. Onlara getirilecek tek eleştiri 'ahlaki yönden' olabilir. "Müziğin kalitesi düşürülüyor" denilebilir. Ama o zaman da televizyonlara bakmak gerekir. Müslüm Gürses, Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur TV'de program yapıyor.
KENDİSİYLE ALAY ETTİRDİ Özellikle TRT tekeli yıkıldıktan yani 1988'den sonra azar azar televizyonlardaki genel estetik seviyesi düştü. Kültürsüzlük yaygınlaştı. Toplumun tüm kesiminde dinlenen bir müzik haline geldi arabesk. "Arabeskçiler, reklamda oynamalı mı?" derseniz bu biraz da reklamın ne olduğuna bağlıdır. Örneğin; Akbank, Müslüm Gürses'in "İtirazım Var" şarkısını "İhtiyacım Var" olarak kullandı. Burada ihtiyaç kredisi alanla arabesk kültürü arasında bir yakınlaşma sözkonusu. Tıpkı İbrahim Tatlıses'in rol aldığı kamyon reklamında olduğu gibi... Ama eskiden Coca Cola hiç ünlü kullanmıyordu. Çünkü bu firma, birçok ünlüden bile daha ünlüdür. Aslında firmanın Müslüm Gürses gibi bir ünlüyü reklamlarında kullanmasına ihtiyacı yoktu. Coca Cola'nın sadece mizah unsuru olarak Müslüm Gürses'e reklamlarında yer verdiğini düşünüyorum. Bence, firma Gürses'i alay etmek için kullandı. Müslüm Gürses de para için kendisini kullandırtıp, kendisiyle alay ettirdi.