Gözümü her kapadığımda görüyorum
RTÜK'ün getirdiği yayın yasağı tabii ki tepkilere neden oldu. Kanal D Haber Bülteni bu yasağı değerlendirerek başladı. Mehmet Ali Birand, yasağı haber merkezinde tartıştıklarını anlattı. Birand, habercilerin oto-kontrol uygulayabileceği yani yayınları kendi etik kurallarına göre kısıtlayacaklarını söyledi. Bu kararın kendilerine bırakılmasını istiyordu. Belki de haklıydı ama acaba durumun farkında mıydı? Pazar gününden beri halkın arasında, sokaklarda yaşanan gerginliğin ne kadar içindeydi haberciler? Otobüste ufacık bir fikir ayrılığının kavgaya neden olduğunu, halkın giderek Türk ve Kürt olarak ayrıldığını, her sabah aynı yollarda farklı etnik kökenlerine rağmen yürüyüp geçenlerin şimdi birbirine daha dikkatli baktığını biliyor mu? Peki, bu oto-kontrol Saddam Hüseyin'in asılma görüntülerini defalarca ekrana getirmedi mi? Daha da eskiye gideyim; Apo'nun Türkiye'ye getirilme görüntülerinin tekrar tekrar yayınlanması? Çavuşeskular'ın taranma görüntüleri neden benim çocukluğuma damga vurdu? Gözümü her kapattığımda Romanya'nın eski devlet başkanı ve karısının yere yığılan bedenlerini hatırlayabiliyorum. Sizce oto-kontrol var mı gerçekten?