41 kere maşallah Evet...'41keremaşallah' diyerek Türkiye Basketbol Ligleri'nin bir yenisine başlıyoruz. Güçlü kadrolar, başa getirilen iki yabancı koç, yuvaya dönen lejyoner yıldızlar... Ligin ilginç olacağı baştan belli. Her daim Efes ve Telekom gibi müessese takımlarının yanı sıra, sponsorlarıyla kuvvetli mali yapıya kavuşan futbolun üç büyükleri, Fenerbahçe ÜLKER, Cola Turka Beşiktaş ve Cafe Crown Galatasaray bu yılki kadar hiç denk güçte olmamışlardı. Lig şampiyonluğuna eşit uzaklıkta beş takım var. 3 büyüklerin bu denli güçlü gelen ayak sesleri basketbol için her zamanki endişelerimizi yeniden depreştirdi. Ayak sesleri hoş da saha dışı ayak oyunlarına başvurulmasına yol açılmamalı. Doğrusu Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı almış olmasına rağmen Fener'in abarttığı hakem hataları sonrasında "takımı sahadan çekecektik"e vardırdıkları tehditleri beni endişeye sevk etti. Camia takımlarının hakemleri etki altına almak için seyirci baskısı uygulamaları lig tarihi kadar eski bir taktiktir. Yöneticiler çoğu kez kendi almaları gereken mali ve yönetsel tedbirlerin sorumluluklarını sırtlarından atabilmek için bu yakışıksız yolu seçerler. Oysa ki hakkımız yeniliyor sanısının, tribüne sirayet ettirilmesi kolay olduğu kadarda tehlikeli bir yoldur. Hele seyirciyle iç içe oynanan basketbolda felaket boyutlara tırmanır bu tür tahrikler. F.Bahçe'nin seçimde açıktan desteklediği, koçları Tanjeviç'in masraflarını ortak paylaştıkları, Basketbol Federasyonu Başkanı TurgayDemirel'in atadığı hakemlerin sürekli kendileri aleyhine düdük çalmasından şikayet ediyor olması da anlaşılır gibi değil. Bunda bir mantık hatası veya ters manyel var gibime geliyor. Bayram günü felaket tellallığımı bağışlayın ama bu yıl tehlike FB,GS ve BJK'nın denk güçlerde olması nedeniyle daha büyük. Tribünlerde ve onları tahrik edecek demeç vermede altta kalmama yarışı tetiklenirse (Allahıvar,üçkulüptede,isimleribendemahfuz,buişinuzmanıkişilervarki,kimsekimseninaltındakalmaz) olaylar sarmal gelişir, önü alınamaz. "Kramponlasalonagirmeyiniz" sloganı etrafında birleşip, hoşgörüyü egemen kılmanın yolları bulunmalıdır. Klasik fairplay el sıkışıp, öpüşmelerinden söz etmiyorum. Karakolda biten maçlar, hiçgalibiolamayacakbirPirusSavaşıarzulanmıyorsa; Akıllarhırslarınönündeolmalı.
Servisi 
