Panelleri özlemişiz
Bu oyunu işte bundan çok seviyorum. Kanlı bıçaklı olması gereken, mahkemelik olmuş adamlar basketboldan geliyorlarsa, bir arada yaşanmışlıkları varsa, yan yana geldiklerinde birbirlerini sevmeseler de, el sıkışıp, yaşa başa saygıyı göz ardı etmeksizin, meselelerini enine boyuna tartışabiliyorlar. Kahraman ağabeyin (Bapçum) doğal Başkanlığı örneğin tartışılmadı bile. Herkes ailede ki haddinin, yerinin ve katkısının bilincinde. Cumhuriyet Gazetesi ön ayak oldu, basketbolun kalburüstü adamları Tanjeviç'in Basketbol Milli Takımı'na ettiklerini masaya yatırdılar. Konular başlıkları; Milli Takım, Basketbol Ligi, Avrupa Kupalarıydı ama ilk konuda 3 saat konuştuk. Diğerleri başka bahara kaldı. Ayrıntıları ve hazurun listesini Cumhuriyet'te okursunuz. Katılanların, Doğan Hakyemez ve Federasyon temsilcisi Ali Aksoy dışında kalanları; Türk basketbol Milli Takımları için "Yugoslav ekolü arayışlarının" iflas ettiğinde birleştiler. Bunun son temsilcisi Tanjeviç'in ise son 3 Avrupa Şampiyonasında bozguna uğrayıp sınıfta kalan sistem ve maç koçluğunun artık basketbolumuza zarar vermekte olduğu ve ondan derhal kurtulmamız gerektiği zarureti ortak mesaj oldu.. Ben, Tanjeviç ve alt yapının başında ki yardımcı koçlarıyla komple ekibin gönderilip, Milli Takımlarda iflas eden "tam zamanlı koçluğun kaldırılması" ve Ligler bittikten sonra, Milli Takımlar zamanı geldiğinde, en yetkin ve formda koçun takımı hedef turnuvaya götürmesi şekline dönülmesinin altını çizdim. Doğan Hakyemez tüm suçlunun "başta NBA'ciler Hido ve Memo olmak üzere birbirini hiç sevmeyen oyuncular olduğunu" söylerken inandırıcılıktan uzaktı ve koro halinde "Problemsiz oyuncu mu olur sizin göreviniz onları oynatmak", "Eloğlu Krilenko'yu, Jasikevicyus'u nasıl oynatıyor" bağrışınmaları salonu doldurdu. Ali Özsoy kardeşimizin sesi tarihi PathGramofondan gelir gibiydi ve "Tanjeviç devam mı tamam mı?" konusunun hepimizin olmadığını çok iyi bildiğimiz Federasyon Yönetim Kurulu'nda görüşüleceği ninnisini söyleyerek günü kurtarmaya çalıştı. Bu arada iki de bir, sanki her söylediğimi dinlerlermiş gibi, benim Tanjeviç'i önermiş olduğumu, iyi yaptığı işleri övdüğümü pişirip pişirip tartışmaya getirmiyorlar mı ifrit oluyorum. Kardeşim tamam adam "bir zamanlar kartaldı ama şimdi tüyleri yolunduysa benim suçum ne?". Ben 99'da İtalya'yı Şampiyon yaptığı için 2001'de önermişim, siz 2004'te getirmişsiniz. Son kullanım tarihinin geçtiğini kabul edin ve bana bulaşmadan defedin gitsin. Ne hali varsa görsün.