Biraz daha duyarlı olunabilir
Türkiye'de televizyonculuk doğru yapılmıyor. Çünkü reyting, yani aslında basit adıyla para kaygısı her türlü inancın önüne geçebiliyor. Bunun örneğini pazar gecesi yaşadık. Show TV'de yayınlanan 'Yaşasın Okulumuz' kampanyası, resmen Star ve Kanal D ile reyting savaşı verdi. Çocuklarımıza okul yapmak için çabalayan bir kampanya programına hiç kimse saygı duymadı. Pazar gecesi programlara bakarken, aklıma Okan Bayülgen'in anlattığı bir konu geldi. Okan katıldığı bir programda magazini ve Türkiye'deki televizyonculuk anlayışını neden sevmediğini şöyle anlatmıştı: "Fransa'da herhangi bir özel kanal kamu yararına bir program düzenliyorsa, diğer kanallar da buna destek olmak için o saatlerde belgesel yayınlıyor. Örneğin, bedensel engellilere yardım kampanyası yapılıyorsa, karşısında 5 Oscarlı bir film oynatılmıyor." Oysa bizde tam tersi bir durum var. 'Yaşasın Okulumuz' yine de reyting sıralamasında üçüncü olmayı başardı. Bir okul yapacak para toplandı. Bu okula da programın sunuculuğunu üstlenen Süheyl ve Behzat Uygur'un babası ünlü tiyatrocu Nejat Uygur'un adının verilmesine karalaştırıldı.