Bekir Hazar, İbrahim Tatlıses'e üzülmüş
Kardeş gibi görüp sevdiğim Bekir Hazar, "Tatlıses TV'nin gecesinde İmparator yalnız kaldı" diye üzülmüş, dokunaklı bir yazı yazmış. Alıntı yaparsam üzüntüsünü anlarsınız... "Kuruceşme Arena'da organizasyon mükemmeldi... Muhteşem gecenin muhteşem olmayan bir tek yüzü vardı... İbrahim Tatlıses'in gecesine koşan dostları. Ortam kalabalıktı ama, bir elin beş parmağı kadar da ünlü vardı tüm Arena'da... Koskoca İmparator'u yalnız bırakmıştı dost bildikleri, "Ölene kadar dostuz" dedikleri o solistler, assolistler, öz solistler, makro ve mikro tüm starlar.
TENHA GECELER Dün gece İmparator'a acıdım. Yıllardır el, gönül, destek verdikleri yanında yoktu..." İşte böyle diyor Bekir Kardeşim. Peki madalyonun öbür tarafı nasıl acaba Bekir? Bu mürüvvet gecesinin böyle tenha geçmesinde tek sebep dostların sahteliği, vefasızlığı mı? Bunda kendisini çekiç sanan insanın herkesi başına vurulacak çivi gibi görmesinin payı yok mu yani?
'TERS ÇIKANA TERS OLURUM!' "Ben yaparsam olur, ben ne dersem doğrudur, ben özür dilemem çünkü asla hata yapmam, meslektaşlarımı dilediğim zaman överim, dilediğim zaman kötülerim, basın mensuplarını susta durdururum, 'Çek' derim çekerler, 'Yaz' derim yazarlar, istemediğim yazıyı sayfaya koydurtmam, fotoğrafları bastırtmam, lafıma, kurallarıma ters çıkan olursa atar tutarım, laf sallarım, bağırır çağırır sindiririm. Gerekirse üstlerine yürür, gerekirse üstlerine şikayet eder hadlerini bildirtirim. Benden yana olmayanlar, biat etmeyen, saygı göstermeyenler piyasada zor tutunur, iş alamaz, sahne bulamaz."
KİBİR VE AYMAZLIK Daha yazacak çok şey var Bekir. Herkes herkesin, neyi ne amaçla nereye kadar, nasıl yaptığını biliyor bu alemde. Oyunun kuralını koymaya kalkan oyunun sonuçlarını da öngörecek, hesap edecek. Kibir ve aymazlık son gününe kadar herkesin açığını kollayan birer tuzaktır bilecek.