Erkeklerde çok sık dile getirilen cinsel fonksiyon bozuklukları aslında kadınlar için de çok büyük bir problem oluşturuyor.
Kadınlardaki cinsel fonksiyon bozuklukları konusunda Türkiye'de konuyla ilgili yeterli istatistik yok. Ama dünyadaki rakamlar; kadındaki cinsel fonksiyon bozukluğunun erkekten çok daha fazla gözüktüğü yönünde. Bu durum erkeklerin yüzde 31'inde görülürken kadınlarda bu oran yüzde 43 olarak tespit edilmiştir.
4 ANA GRUPTA TOPLANIYOR Kadın ve erkekteki cinsel organlar aslında birbiriyle örtüşür. Erkekteki penis, kadında küçük bir penis modeli olan klitoristir. Erkekteki testis ve kadındaki yumurtalıklar çalışma prensibi bakımından benzeşir. İki cinsteki cinsel fazlar birbirinin aynıdır. Kadınlardaki cinsel fonksiyon bozukluklarını 4 ana grupta toplamak mümkündür: İstek bozukluğu, uyarılma bozukluğu, orgazm bozukluğu ve ağrı bozukluğu. En sık görülen problem istek bozukluğudur. Kadınların yüzde 10'u orgazmı hiç bilmemektedir ve ikinci en sık karşılaşılan problemdir. Cinsel fonksiyon problemi olan kadınların ise yüzde 25'i orgazm sorunu yaşar. Üçüncü sık karşılaştığımız problem ise ilişki öncesi, sırası veya sonrasında ağrı olmasıdır. Kadındaki cinsel isteği, erkeklik hormonu olan testosteron kontrol eder. Bu hormondaki eksiklikler isteksizliğe sebep olur. Bu nedenle bu şikayetle gelen kişilerde bu hormon düzeyleri araştırılmaktadır. Cinsel isteksizliğin bir de psikolojik boyutu vardır ki genelde yaşanan deneyimlerle ilgilidir. Cinsellikten tiksinme ya da kayıtsız kalma durumunda konuyla ilgili pskiyatrik yardım alınması gerekmektedir.