TAKVİM'e konuşan ünlü manken Şenay Akay, "Aldatma o kadar kutsal bir yasaktı ki... Artık sihri bozuldu" dedi.
***
Yakında Türkiye bizi konuşacak
Şenay Akay, proje şirketinde şarkıcılara ve işadamlarına imaj danışmanlığı yapıyor. Modellikten öğrendiğini kullanan Şenay, 'Çok yakında herkes bizi konuşacak' diyor... Aldatıldığını öğrenince evliliğini bitiren Şenay, "Aldatma iki kişi arasında o kadar kutsal ve yasaktı ki... Artık fazlaca ortada" yorumunu yapıyor.
Yeni kurduğu "Project by Akay" adlı şirketiyle son günlerde adından sıkça söz ettiren ünlü manken Şenay Akay, yapacakları işlerin Türkiye'de çok konuşulacağını söylüyor. Podyumlara veda ettikten sonra kendi tacını genç meslektaşı Seda Ertan'a bırakacağını da kaydeden Şenay, Seda'nın podyumlara farklı bir ışık yaydığı görüşünde. Şenay ile şöhreti ve projelerini konuştuk...
* Eylül ayında mankenliği bırakıyor musunuz? Mankenliği bırakmanızın nedeni yeni kurduğunuz "Project by Akay" adlı imaj danışmanlığı şirketi mi? Mankenliği henüz bırakmıyorum. Sadece bana gelen organizasyon tekliflerinde daha seçici davranmaya çalışıyorum. Çünkü yeni kurduğum şirketime daha fazla zaman ayırmam gerektiğine inanıyorum. Aslında biraz da kamera arkasını yaşamak ve deneyimlerimi işime aktarmak istiyorum.
PROJE ÜRETİYORUZ
* İmaj danışmanlığı pek de alışkın olmadığımız bir meslek. Size gelen insanlara "Project by Akay"da nasıl bir hizmet vereceksiniz? Önce bir şeye açıklık getirmek istiyorum. "Project by Şenay Akay" aslında bir imaj danışmanlığı şirketi değil. Adından da anlaşılacağı gibi biz şirketimizde proje üretiyoruz ve bunları A'dan Z'ye hayata geçiriyoruz. İmaj danışmanlığı da hizmet verdiğimiz bölümlerden sadece biri.
* Sanatçılara vereceğiniz hizmet için sizin ne gibi bir donanımınız var? Bu işin eğitimini aldınız mı? Yoksa podyumlardan elde ettiğiniz deneyimlerle mi yola çıktınız? Ekipte çalışan her arkadaşım kendi dalında eğitim almış ve tecrübeli kişiler. Ben, modellik ve mankenlik konusunda eğitimliyim. Ancak hem ajansımızın hedef kitlesine, hem de projeler hayata geçirilirken iletişim kurulması gereken kurumlar ve kişilere oldukça aşinayım. Bu durum yıllardır işlerimi çok kolaylaştırdı. Biriktirdiğim insan ilişkilerim ve deneyimlerim bu işi yapmamda en büyük desteğim.
* Özel bir ekibiniz var mı? Kaç kişi çalışıyor? Evet. 8 kişilik çok özel bir ekibim var. Arkadaşlarımın hepsi birbirinden değerli insanlar. Aynı zamanda da çılgın ve yaratıcılar.
MÜDAHALE ZOR...
* Şöhreti ucundan yakalayan insanlar, genelde burnundan kıl aldırmaz. Siz onlara tam manasıyla nasıl müdahale edeceksiniz? Sizinle aynı düşüncede değilim. Türk insanı gereken yerde ve zamanda her şeyiyle kendini teslim etmesini biliyor. Yeter ki, onların karşısına güvenebilecekleri doğru insanlar çıksın. Ama bizim ülkemizde genel olarak insanlara karşı güven sorunu yaşandığından, bazen müdahale etmek kolay olmuyor.
* Şu ana kadar hangi isimlerle çalıştınız, çalışıyorsunuz? Kimlerle çalışacaksınız? "Project by Şenay Akay" daha çok yeni bir şirket. 2 aylık geçmişimiz var. Ağır ve emin adımlarla ilerlemek istiyoruz. Bu konuda da hiç aceleci davranmak istemiyoruz. Bahsettiğim işlerin altyapısının hazırlanması bile en az 20 ila 40 gün sürebiliyor. Buna başka çalışmalar da eklenince yaklaşık 2 aylık bir hazırlık ortaya çıkıyor. Ama şunu size şimdiden söyleyebilirim ki, çok yakın bir zamanda hiç ummadığınız çok sayıda insanın bizimle çalıştığını duyacaksınız. Şimdilik görüşmeler ve altyapı çalışmalarımız devam ettiği için isim vermeyi doğru bulmuyorum. Ama sürpriz isimlerimizi yakında birer birer patlatacağız.
* Bir insanı baştan yaratırken göz önünde bulundurduğunuz kıstaslar nelerdir? Mesela Müslüm Gürses sizin şirketinize gelse ona ne gibi bir imaj çalışması yapardınız? İnsanlar üzerinde birebir yaptığımız çalışmaları herkese genelleyemeyiz. İlk önce bize gelen kişiyi çok iyi analiz etmek gerekiyor. Daha sonra da bizden ne istediğini çok iyi algılamalıyız. Bu ikisini harmanlayıp ortaya çıkan sonucu kişiye adapte etmeliyiz. Onun için Müslüm Gürses'le ilgili sorunuza cevap veremiyorum; ama eminim kendisiyle çalışmak bizim için çok keyifli olurdu.
* Türk sanatçılarının gerçekten de bir imaj sorunu var mı? Giyinmesini ya da makyaj yapmasını biliyorlar mı? Mesela Hülya Avşar'ı, Sibel Can'ı, Gülben Ergen'i nasıl buluyorsunuz? Bu isimlerin imaj danışmanına ihtiyaçları var mı? Ben bu insanlar hakkında değerlendirme yapamam. Ama açık yüreklilikle şunu söyleyebilirim ki, bizden bu konuda yardım almak isteyenlere her zaman kapımız açık. Onlara ışık tutmak ve elimizden geldiğince yardımcı olmak istiyoruz. Ben ve ekibim piyasada var olan hiç kimseyi bugüne kadar eleştirmedik. Çünkü işimiz insanların görüntülerini eleştirmek değil. Onlar hakkında yorum yapabilmemiz için ilk önce bizimle çalışmaları gerekiyor. O zaman bizim farkımız anlaşılır. Ama zaman zaman şunu yapmıyor değiliz. Ben ve ekibim, kendi aramızda piyasadaki sanatçılarımızı eleştirerek ya da onların her şeyini yorumlayarak fikir jimnastiği yapıyoruz. Bu bizim işimizi geliştiren başka bir faktör. ÇOK KAPSAMLI ÇALIŞIYORUZ * Türkiye'de mesleki anlamda bir rakibiniz var mı? Genelde sizin yaptığınız işlerin bir benzerini bugüne kadar daha çok "gay" olan insanlar yaptı. Onlar da genelde efemine tipler yarattılar. Sizin bu insanlardan ne gibi farklı yeni düşünceleriniz var? Tekrar söylemek istiyorum. Ajansım sadece imaj danışmanlığı yapmıyor. Çok kapsamlı bir ajansız biz. Piyasadaki birçok ajans tabii ki, rakibimiz. O insanlar farkımızı çok yakın bir zamanda görecek. Yapacağımız işler çok konuşulacak. Türkiye sadece bizi konuşacak, göreceksiniz...
* Geçen hafta bir mücevher firmasının kampanyası için çarmıha gerilmiş bir şekilde poz verdiniz. "İsa'nın Çilesi" adlı filmden ilham alındığınızı söylediniz. Biz kutsal kitaplardan şunu biliriz ki, dünyaya kadın peygamber gelmemiştir. O anda bir kadın olarak ne hissettiniz? Kadın olarak değil ama insan olarak acı vericiydi. Acılar içinde çarmıha gerilmiş bir insanın cinsiyet farkı o sırada önemli olmasa gerek...
* Geçen aylarda yaptığınız bir açıklama olay yarattı. Demiştiniz ki; "Abazoğlu ve İpekçi defilesine çıkacak olan mankenleri çırılçıplak soyuyorlar." Bu açıklamadan sonra birçok manken arkadaşınız sizi yalanladı. Neden? İnanın ki, bu konuda konuşmaktan çok yoruldum. Bu sorunuza cevap vermek istemiyorum.
* Sizce, Türk mankenler neden yurtdışına açılamıyor? Sadece mankenlerle alakalı bir durum değil sorduğunuz şey. Türk insanı birçok meslek grubunda kolay kolay yurtdışına açılamıyor. Dünyanın tanımadığı birçok sanatçımız var. Onlar için değersiz ya da beceriksiz, diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Bazen ülkemizin şartlarının yetersizliği, bazen de diğer ülkelerin bize sağlamak istemediği şartlar etkili oluyor. Bütün bunların yanında nadir de olsa yurtdışında tanınan modellerimiz var. Hatta onları çok başarılı buluyorum.
* Mankenliği bırakınca tacınızı Seda Ertan'a devredeceğini söylediniz. Neden Seda Ertan da bir başkası değil? Çünkü onda bir ışık var. Ben onun bu ışığına çok inanıyorum. Tabii ki, podyumlarda başarıyla yürüyecek birçok manken var. Ancak podyum dünyasında adınızı zirveye taşımak istiyorsanız mutlaka sahip olmanız gereken birtakım özellikler sözkonusu. Mesela; iyi bir duruş ve yürüyüşe, güzelliğe ve orantılı vücut hatlarına sahip olmanız gerekiyor. Bunun yanında da disiplinli, aynı zamanda iyi ahlaklı ve sabırlı bir çalışma hayatı gerekir. Tüm bu özellikler ve daha fazlası bence Seda da fazlasıyla var. Tacı bu yüzden ona yakıştırıyorum.
* Mankenlik mesleği ülkemizde neden ayağa düştü? Manken olanlara, neden basit kadınlarmış gibi bakılmaya başlandı? Mankenlerin hepsi zır cahilmiş gibi bir izlenim yaratıldı... Bu konu, mankenliği ve diğer meslekleri de aştı, hatta dünyanın sorunu haline geldi. ABD'de bile her gün gazetelerde Başkan Bush'un cahilliğiyle dalga geçen karikatürler yayınlanıyor. Tüm dünya toplumları bir taraftan teknoloji ve uzay çağıyla bilgilenirken, diğer taraftan da entelektüel açıdan yozlaşıyor. Mankenlik mesleği de bütün bunlardan nasibini aldı bence.
* Daha önce evliydiniz. Tekrar evlenmeyi düşünüyor musunuz? Şimdilik düşünmüyorum.
* Kocaları tarafından aldatılan kadınların boşanmama gerekçesi sizce ne olabilir? Siz, aldatıldığınızı öğrendiğiniz zaman eşinizden boşanmıştınız? Aldatma ve aldatılma uluorta yerlerde konuşulmaması gereken bir konu bence. Aldatma ya da aldatılma iki kişi arasındaki o kadar kutsal ve yasak bir konuydu ki... Ama son zamanlarda fazlaca ortalık yerlere döküldü. Var olan sihrini kaybetti. Bu nedenle de çok doğal bir şeymiş gibi algılanmaya başlandı. Halbuki bir ilişkinin en hassas ve gizli noktasıdır bu. Evet, ben eşimden boşandım. Herkes bu hayatta ne yazık ki eşit şartlarda yaşamıyor. Başka bir kadın boşanmıyorsa ya da boşanamıyorsa bunun ya bir sebebi vardır, ya da o kişinin kendi tercihidir.
* Bülent Ersoy'un aldatılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bülent Hanım size gelse bu dönemde onun için nasıl bir çalışma yapardınız? Bülent Hanım kocasına ve Türk halkına gereken mesajı verdi bence. Bana bu konuda yorum yapmak düşmez. Allah herkesi mutlu etsin. Bülent Hanım ile çalışmaktan gurur duyarım tabii ki. İmaj çalışmasının dönemle bir ilgisi yoktur. Talepler ve hedeflerle alakalıdır.
* Yanılmıyorsam Hıncal Uluç'un köşesinde okudum. Yeni bir aşka yelken açmışsınız... Şu anda hayatımda aşk yok.
* Bu sıralar hangi işlere imza atıyorsunuz? İki şarkıcı arkadaşımızla, yeni albümleri için imaj çalışmamız olacak. Bu çalışmalarımız uzun işlerimizden biri olacak. Bir işadamına da aynı hizmeti veriyoruz. Ayrıca bir derginin moda, editörlük ve fotoğraf çekimleri de dahil projelendirmesini yürütüyoruz. Katalog çalışmalarımız var. Görsel medya gruplarına projeler hazırlıyoruz. Umarım yeni yayın döneminde bu programları da izleyeceksiniz.
Servisi 
