Şehir sizin karar sizin
AKP, klasik açıkhava araçlarının yanı sıra devasa bina giydirmelerini kullanarak, bir şey söylemekten çok seçmeni etkileyerek 2002 seçimlerini kazandı. AKP, büyük görselin seçmen üzerinde ne denli etkili olduğunu anlayan ilk partidir....
3 Kasım genel seçimleri, bir başka anlamıyla Anadolu sermayesinin ve orta sınıfın iktidara el koymasıdır. Bu seçimle, bu sermaye kesimleri ve ekonomik sınıflar, geleneksel olarak destekledikleri merkez sağ partileri terk edip AKP'yi iktidar yapmış olur. Bu seçimle, Cumhuriyet tarihindeki en büyük siyasi tasfiye yaşanmıştır. TBMM, Osmanlı Meclis-i Mebusan üyelerinin de katılımıyla 23 Nisan 1920'de açılan ilk Kurucu Meclis'ten bile daha yüksek oranda yenilenmiş olur. Aynı zamanda, 3 Kasım 2002 genel seçimlerinde, Türkiye'de 15 yıl sonra ilk kez bir parti, tek başına iktidar olur. Sadece AKP ve CHP, bir de bağımsız olarak seçime katılan 9 aday Meclis'e girebilir. Diğer partiler tasfiye edilmiş olur. Bu seçimler, en az 3 dönem siyasetin normal işleyecek seyrini değiştirecek dinamikleri de beraberinde getirir. Lakin, seçimin hemen ardından Yüksek Seçim Kurulu, Siirt'teki seçimleri, 3 sandıkta usulünce oy kullanılmadığı gerekçesiyle iptal eder ve bu ilde seçimin tekrarlanmasına karar verir. Böylece AKP'den Mervan Gül'ün, CHP'den Ekrem Bilek'in ve bağımsız olarak seçime katılan Fadıl Akgündüz'ün milletvekillikleri düşer. Recep Tayyip Erdoğan, yasaklı olduğu için Meclis dışı kalmıştır. Bu nedenle Abdullah Gül Parti Başkanı ve Başbakan olur. Siirt seçimlerinin yenileneceği ortaya çıkınca, AKP bu fırsatı kullanmak ister. 312'den hükümlü olan Erdoğan'ın yasağının kalkması için jet hızıyla Anayasa'nın 76. maddesinin değiştirilmesi gündeme alınır. CHP'nin de desteği ile Anayasa değişir ve Erdoğan'ın cezası silinir.
AKP GÜVEN ORTAMI YARATTI Ardından Siirt'te ilk sıradan aday olan Mervan Gül'ün adaylıktan çekilmesi ile Tayyip Erdoğan AKP Siirt adayı olarak seçime girer ve nihayet milletvekili olabilir. Tayyip Erdoğan Siirt'ten milletvekili seçilince, 58. Hükümet'in Başbakan'ı Abdullah Gül istifa eder, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de 59. Hükümet'i kurma görevini Recep Tayyip Erdoğan'a verir. "Tayyip" artık Başbakan'dır. Ülkede tek parti iktidarının kurulması, derhal güven ortamı yaratır. AKP iktidarı, Kemal Derviş tarafından ilke ve esasları belirlenmiş olan programı uygular. Ekonomik dengeler, IMF ve dünyanın kredi merkezlerinin sağladığı destekle yeniden yerine oturur. AKP Hükümeti, hızla bir dizi Anayasal ve yasal düzenleme gerçekleştirir. AB ile üyelik yolunda sağlanan performansın da yarattığı pozitif ortam, ekonomiye de yansır. 1 Mart tezkeresi ile AKP, ABD yönetimine verdiği sözü yerine getirememenin sıkıntılarını henüz hissetmeye başlamamıştır. Kıbrıs'ta Annan Planı'nın referanduma sunulmasının hemen arifesinde, Türkiye yerel seçimlere gider.
2002 SEÇİMLERİ AKP'NİN ZAFERİ OLDU AKP, 1.5 yıldan kısa bir sürede yaratılan pozitif iklimin etkisinin hissedildiği bir psikolojik üstünlükle seçimlere gidilmesinin rahatlığı içindedir. 2002 seçimlerinden sonra AKP'nin insanların hayatına doğrudan müdahale etmemiş olması, bir kısım seçmeni rahatlatır. AB uyum yasalarının birbiri peşi sıra çıkartılması, AKP hakkındaki algının da değişmeye başlamasını sağlar. Henüz siyasette yıpranmadan seçime gidiliyor olması ve Recep Tayyip Erdoğan'ın rakiplerine oranla daha enerjik bir lider performansı sergilemesi, AKP'ye olan desteği artırır. Seçimlerden kısa bir süre önce yayımlanan anketler, AKP'ye desteğin yüzde 50'lere doğru tırmanmakta olduğunu gösterir. Tüm bunlara ilave olarak, AKP'nin yerel seçimler için diğer partilerden çok daha fazla aday içinden seçerek atadığı yerel olarak da güçlü adaylar, 28 Mart seçimlerinde AKP'nin zaferini pekiştirmesini sağlar.
ERDOĞAN HALKI ETKİLEMEYİ BAŞARDİ AKP, bir önceki seçimde olduğu gibi Arter Reklam'la yoluna devam eder. Bu seçimde de AKP, billboard ve binalar gibi açıkhava medyası dışında bir başka mecra kullanmaz. Kullanılan afişler tam anlamıyla bir kurumsal bütünlük içindedir. AKP, tüm ülkede adayların kullandığı afişlerin tasarımını, rengini ve sloganlarını disipline eder. "Her şey Türkiye için", "AK Parti, tam vakti", "Şehir sizin, karar sizin", " Her şey İstanbul için" gibi sloganların kullanıldığı afişlerde gözlenen, klasik açıkhava araçlarının yanı sıra devasa bina giydirimelerinin de kullanılmış olmasıdır. AKP, büyük görselin seçmen üzerinde yarattığı etkiyi fark etmiştir.
CHP 'ŞİMDİ CHP ZAMANI' DEDİ CHP kampanyası, giderek gelenekselleşen stratejisini kullanmaya devam eder. Rejimin kurucusu ve kollayıcısı olarak AKP tehlikesine işaret etmek. Seçmeni sistemin tehlikeye girmemesi, laikliğin ve Kemalizm'in korunması için sandık başına çağırmak... CHP kampanyası, "Şimdi CHP zamanı" sloganıyla seçmene ulaşmak ister.
Necati Özkan
|