Daha ne olsun!
ŞU bir gerçek ki Fenerbahçe, Roberto Carlos transferiyle bir adım daha öne geçmiştir. Savunmasını sağlamlaştırmakla kalmayıp Carlos'un ofansta yapacağı işlerle de atılan gol oranını daha yükseğe çıkartacaktır. Kimsenin tek laf edemeyeceği mükemmel bir transfer gerçekleşti. Fenerbahçe son iki gündür dünyada futbolla ilgilenen herkesin dilinde. Bu propoganda bile verilen paraya değer. Real Madrid'in bu alışverişten hiç para almaması aslında maliyeti ucuza getiriyor. Zaten Feneriumlar'da satışa çıkartılan Carlos formaları ve ürünleriyle kulübün transferi bedavaya getirmekle kalmayıp üstünden bir de para kazanma ihtimali hayli yüksek. Lig bittiğinden beri yazıp çiziyoruz, televizyonlarda konuşyuyşoruz. "Biraz sabredin, Fenerbahçe muhteşem bir kadro kuracak" diyoruz. Roberto Carlos daha başlıngıç. Yerli ve yabancı futbolcular sırada bekliyorlar. Herkes Fenerbahçe'ye gelmek istiyor. Futbolcu parasının gününde ödendiği ve saygı duyulduğu yerlere gitmek istiyor. Kadıköy'ün o büyülü atmosferini saymıyorum bile. Biraz daha bekleyin diyorum. Çünkü başkan ve yöneticilerin eli kolu bağlı. Federasyon zahmet edip bir toplanabilse ve yabancı futbolcu konusundaki kararını açıklasa hemen harekete geçilecek. Ama neredeee. Bakıyorum kimsede ses yok. Roberto Carlos gece 02.00'de ilk ropörtajını FBTV'ye verirken ve Türkçe, "Büyük Fenerbahçe, şampiyon Fenerbahçe" derken Adnan Polat'ın, "Onlar Carlos'un ancak posterini getirebilirler" sözünü anımsadım ve tebessüm ettim. Alex için de öyle bir şeyler söylemişlerdi. Gerçekler bazen çok acıdır. Ama onlara da hak vermemek mümkün değil. Hamit Altıntop'u aldık dedikleri basın toplantısında Özhan Canaydın'ın elinde Altıntop'un imzalayıp gönderdiği bir forma vardı. O anda o formanın içinde olması gereken adam ise Schalke forması ile sahada top oynuyordu. Ne diyebiliriz ki? İki kulübün arasındaki fark işte bu kadar. Yılların ezeli rekabeti galiba bitmek üzere. Bu şartlar altında Galatasaray'ın, Fenerbahçe ile eşit şartlarda mücadele etmesi mümkün görünmüyor. Beşiktaş ise daha derli toplu. Onlar Fenerbahçe'nin yaptığı transferlerde yorum yapmıyorlar, mahcup da olmuyorlar. Kendi işlerine bakıyorlar. Bakmayın siz Yıldırım Demirören'in, "Biz Carlos'u iki saatte getiririz" dediğine. Carlos ayarında dünyada daha iyi futbolcular var. Onlardan birini getirsin. Bir de Sinan Engin, "Carlos'u alsınlar onu havaalanında çiçeklerle ben karşılayacağım" demişti. Sevgili Sinan sözünü tutacaktır bundan eminim. Ayın 18'inde Carlos, İstanbul'da. Uzun sözün kısası Fenerbahçe transferler bittiği zaman ortaya ilginç bir takım çırartacak. Yazımın başında belirttiğim gibi herkes bu kulübe gelmek istiyor. Gitmek isteyenler olursa onların yeri de anında doldurulur. Fenerbahçe'nin bir problemi yok. Roberto Carlos'un geldiği takım yurt dışındaki her futbolcu için caziptir. Bir de üstüne Ortega, Hooijdonk, Alex, Anelka, Kezman örneklerini de verirseniz söylenecek tek söz, "Eeee. Daha ne olsun kardeşim" olmaz mı?..