Merkez Bankası İstanbul'a taşınsın mı, taşınmasın mı?' tartışmasına katılan Serdengeçti, dünyadan örnekler vererek, "Kamunun hakimiyeti devam edecekse taşınmasının ne anlamı var" dedi.
Merkez Bankası eski Başkanı Süreyya Serdengeçti Merkez Bankası'nın başkentte kalması gerektiğini söyledi. İstanbul'un finans merkezi olması kapsamında Merkez Bankası'nın da 2008 yılında taşınması öngörülüyor. Dünyada merkez bankalarının genellikle başkentte olduğunu belirten Serdengeçti, 26 yıl çalıştığı kurumu en iyi tanıyan isimlerden biri olarak dört noktaya dikkat çekti:
1 KAMU AĞIRLIĞI Birincisi, Merkez Bankası bilançosunda kamu ağırlıkta. İstikrarı sağlamış ülkelerde kamu hakim değildir. Eğer bilançoda kamunun hakimiyeti devam edecekse İstanbul'a taşınmasının ne anlamı var?
2 DÜNYADA BÖYLE DEĞİL İkincisi, 'Finans merkezi İstanbul'da ve Merkez Bankası orada olmalı' diye bir görüş var. Ama dünyadaki uygulama böyle değil. Üniter devletlerde bizde olduğu gibi Merkez Bankası başkentte. Federal devletlerde de yine ezici çoğunlukla başkentte yer alıyor. Mesela ABD'de Greenspan'ın oturduğu o meşhur oda New York'ta değil, Washington'dadır. Benim bildiğim bir tek Avustralya ve İsviçre'de başkent dışında.
3 İKTİSATÇI YOK MU? Üçüncüsü ise "İstanbul'da iktisatçı yok mu" diye bir düşünce var. Bir yere kadar doğru. O zaman soruyorum; "Emisyon uzmanı var mı?" Yok. Olmaması doğal. Peki emisyon uzmanı taşınmak istemezse ne olacak?
4 KARAR SİSTEMİ Dördüncüsü de, 'Karar sistemi nasıl işleyecek?' Paradan sıfır atılması olayında başından sonuna kadar Merkez Bankası konuya hakimdi. Siyasiler de uygun zemin oluştuğunda hayata geçirdi. Şimdi taşınması tartışılıyor. Ben diyorum ki; "Acaba siyasi sistem Merkez Bankası'nın bağımsızlığını içine sindiremedi mi, sindiremeyecek mi?..."