Krizin adı "veto"
Bir süredir bu köşede ısrarla Anayasa değişiklik paketini yazıyoruz. Neden? Çünkü bu pakette yer alan bir düzenleme eğer "veto" edilirse, Türkiye siyasi krize girebilir. Nedir o değişiklik? TBMMGenelKurulu'nun toplantıya başlayabilmesi için gerekli sayının 367'den 184'e düşürülmesi.
***
Eğer Cumhurbaşkanı bu değişikliği veto ederse karşılaşılacak tablo şudur: Genel seçimden sonra toplanacak TürkiyeBüyükMilletMeclisi'nin; önce başkanını seçmesi gerekiyor, sonra Cumhurbaşkanı'nı. Ayrıca gündemde 3RTÜK üyesinin seçimi var. Sayıştay üyelerinin de Meclis tarafından seçildiğini unutmamak lazım. Bu seçimlerin tümünde oylamanın başlayabilmesi için 367 milletvekilinin GenelKurul'da hazır bulunması gerekecek. Bir başka ifadesi şudur: Eğer 183 milletvekili toplantıya girmezse, 367 sayısı bulunamaz ve ne MeclisBaşkanı seçilebilir, ne Cumhurbaşkanı, ne RTÜK, ne de Sayıştay üyeleri.
***
Yeni Meclis'in 4 partili olacağı anlaşılıyor. AKParti,CHP,DemokratPartiveMHP... Ayrıca GençParti"sürpriz" yapabilir. Zıt kutuplarda yer alan AKParti ve CHP'nin her birinin 183 ve daha yukarı milletvekiline sahip olacağına "kesin" gözüyle bakılıyor. Şimdi yeni Meclis'teki oylamayı gözümüzde canlandıralım: Önce MeclisBaşkanlığı seçimi: AKParti aday çıkartsa, CHP girmediği zaman seçilemeyecek. CHP aday çıkartsa, AKParti girmediği zaman seçilemeyecek. Aynı şey cumhurbaşkanlığı ve diğer seçimlerde de yaşanacak. Eğer Cumhurbaşkanı, bu konudaki Anayasa değişikliğini onaylamazsa, Meclis büyük olasılıkla kilitlenecek. Türkiye yeni bir erken genel seçimle karşı karşıya kalabilecek.
***
Cumhurbaşkanı'nın Anayasa değişiklik paketini incelemesi için tanınan süre 4 gün sonra, yani 26Mayıs'ta doluyor. Peki Cumhurbaşkanı ne yapacak? Büyük olasılıkla sağduyulu davranacak. 5+5 ve Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesi gibi değişiklikleri veto edebilir. Ama toplantı yeter sayısını 367'den 184'e düşüren değişiklikliği onaylayacak. Çünkü bu değişikliği veto etmek "demokrasi"yi zorlamak olur...
Servisi 
