Geçen zaman tüm vücudu olumsuz etkiler. Ancak yılların bu kötü etkisinden en büyük zararı dudaklarımız görür...
Amerika'da yapılan araştırmalara göre 2014 yılına kadar her yıl, bir milyonun üzerinde Amerikalı, 50 yaşında olacak. Hoşunuza gitsin ya da gitmesin, hepimiz bu sürecin içine giriyoruz, daha doğrusu yaşlanıyoruz... Yaş, bilgeliğin yanı sıra kırışıklıkları ve diğer hastalıkları da beraberinde getiriyor. Yine Amerika'da yapılan bir ankete göre 35 ila 62 yaş arasındakilerin yarısından çoğu yaşlanma hakkında endişeleniyor. Anket ayrıca, Amerikalılar'ın yüzde 60'ının daha genç görünmek için adım attığını da gösteriyor. Bu adımlar kırışıklıkları azaltan ya da engelleyen cilt ürünlerinin ve güneş korumalarının da kullanılmasını içeriyor. Aynı zamanda kişilerin yüzde 12'si genç görünümlerini geri kazanmak için kozmetik cerrahi ameliyatları tercih edeceğini söylüyor.
10 YAŞ GENÇ HİSSEDİLİYOR Peki, bu anti-aging modası nasıl çıktı? Rekabet olan bir işyerinde çalışmanın baskılarıyla, daha genç bir görünüm, bir 'iş avantajı' haline geldi. Hissedilen yaşta görünme arzusu da buna etki eden bir diğer faktör. Son zamanlarda Amerika Emekliler Birliği (AARP) tarafından yapılan anket gösteriyor ki, bu insanlar gerçek yaşlarından yaklaşık 10 yaş daha küçük hissediyor. Yüz ve eller gibi, dudaklar da sürekli zararlı etkenlere daha fazla maruz kalıyor; yaşlanma belirtilerinin görüldüğü yerlerin başında geliyor.
ÇİZGİLER ELE VERİYOR Bu işaretler, dudak çevresinde oluşan çizgileri de içeriyor. Yüzünüze ve vücut bakımına gereken önemi verilirken, aynı özen ne yazık ki dudaklara gösterilmiyor. Dudak dokusu, cilt dokusundan farklıdır. En dıştaki dudak tabakası oldukça ince bir yapıya sahiptir; hatta çoğu kişide bu çizgi yoktur. Buna bağlı olarak, dudaklardaki nem, cildin geri kalan kısmına oranla daha hızlı buharlaşır ve dudakların kolayca kurumasına sebep olur. Cildin koruma işlevi, cildi kozmetik ve tıbbi problemlere karşı savunmasız bırakacak şekilde bozulmaya başlayabilir. Northwestern Üniversitesi'nden klinik dermatoloji profesörü Dr. Charles Zugerman, dudakların oldukça ince bir dış koruma katmanları bulunduğunu açıkladı. Dr. Zugerman, vücut yaşlandıkça zaten ince olan bu katmanın daha da inceldiğini, bariyeri nemli tutan yağı ve su bariyerini de giderek kaybettiğimizi belirtti.
GÜNEŞ IŞINLARI ETKİLİYOR Uygun bir bakım olmadan, dudakların cildin diğer bölgelerinden daha önce yaşlanacağını dile getiren Dr. Charles Zugerman şunları söyledi: "Kolajen, dudaklara şekil ve dayanıklılık veren bir proteindir. Yüzeyde göremediğiniz güneşin zararları, iç kısımda hasara neden olup, kırışıklık oluşumunu tetikleyebilir". Dudakların yaşlandıkça daha fazla neme ve bakıma ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Dr. Zugerman, bu nedenle dudakların nemlendirilmesini ve korunmasını öneriyor.
AHA İÇEREN KREMLERE DİKKAT Son yıllarda kırışıklıklar ile savaşmak için Alfa Hidroksi Asit (AHA) içeren ürünlerin kullanımında artış görülüyor. Dudak çevresindeki kırışıklıklar daha hassas bir dokunuşa ihtiyaç duyuyor. Fakat yüz için geliştirilen ve AHA içeren kremler, hassas dudak derisi için fazla yıpratıcı olabilir. Bu nedenle dudak ürünlerinde AHA içermeyen ürünler kullanılmamalıdır. Unutmayın ki, kimse zamanın gösterdiği bütün etkileri silemez; ancak güzel bir şekilde yaşlanabilir.