Uyuyan Aslan uyandı
Uzun zamandan beri Galatsaray'ın şampiyon olmayacağını ama ikinciliğin de çok önemli olduğunu ve unutulmaması gerektiğini söylüyorum. Oysa Galatasaray'daki yetkililer, Ankara'ya giderken maçın çok önemli olduğunu yenilirsek, şampiyonluktan iyice uzaklaşabileceklerini ifade etmişlerdi. Hala içinde bulundukları durumu anlayamamalarına hayret ediyorum. Maçın ilk yarısında birkaç hafta sonra ilk defa oynamasına rağmen Mondragon yine çok hırslıydı, Mustafa'nın vuruşunu engelleyebilirdi. Tomas'ın ve Emre'nin mücadeleleri de iyiydi. Orhan çok top kaybetti ama en azından savunmada çok kötü değildi ama hücuma hiç destek olamadı. Önünde oynayan Ayhan da sol tarafta ileride çok cazip şeyler yapamadı, boştaki bir topu takip edip Necati'ye golü attırarak hem kendini hem de takımını kurtardı. Cihan ve Sabri'nin varlıkları bile belli değildi. HakanŞükür ve Ümit onlara isyan ettiler. Attığı tonlarca gole rağmen bir türlü kendini Türkiye'ye kabul ettiremeyen Hakan'ın oyundan çıkmasına neden oldular. İnamoto'nun 1-2 metrelik yan ve geri paslarını özlemişim. Sağolsun bu özlemimi giderdi. İliç de hiç ortalarda görünmeyerek yapacağını yaptı! Necati'yi eleştirenler acaba utanmışlar mıdır? Hakan gibi ona da yapmadıklarını bırakmamışlardı. Hasan da oyuna girmesiyle Galatasaray'ın hücum gücünü yüzde yüz artırdı. Ankaragücü'nün ilk golü atacağı neredeyse belliydi. Belki kendileri de girmiyordu ama rakibe hiç pozisyon vermeyerek devamlı arayış içindeydiler. Golü yapınca haklı olarak çok sevindiler ama çok kısa sürede Serkan'ın biraz da kendine yapılan şarjın etkisiyle boşa çıkmasından ilk golü yediler. Sinirden hemen 2.'yi de yiyince demoralize oldular, mağlubiyeti hak etmemişlerdi. Yazının başında belirttiğim gibi bu galibiyet şampiyonluk için değil, ikincilik için çok önemli. Çünkü ikincilik de şampiyonluk kadar önemli. Hem yönetim hem teknik kadro, hem de futbolcular ŞampiyonlarLigi'ni hedef yaparlarsa, hem daha rahat ederler, hem de o hedef diğeri kadar önemli ama daha kolay.