Doğumsal kalça çıkığı sakatlıklarında annebabaya büyük görev düşüyor. Erken teşhisle önlenen sakatlıklar geç farkedildiğinde geri dönüş olmuyor.
Ülkemizde oldukça sık görülen doğumsal kalça çıkığı, erken dönemde teşhis edilirse tedavisi oldukça basit bir kas-iskelet sorunu olmaktan öteye geçmiyor. Ancak, anne-babanın dikkatini çeken bir durum söz konusu olmadığında, tanısı çocuğun yürümeye başlamasına kadar gecikebiliyor. Zaman geçtikçe tedavi başarısı azalacağı için uzmanlar, doğumdan sonraki 2-3 aylık dönemde bebeklerin ortopedik muayenelerinin yaptırılmasını öneriyor.
NEDENİ BİLİNMİYOR İstatistiklere göre, yenidoğan her 800 bebekten birinde kalça çıkığı görülüyor. Bu konuda aileleri uyaran Uzman Fizyoterapist Özlem Yılmaz, özellikle annelerin daha dikkatli olması gerektiğini belirtiyor. Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte genetik, hormonal, mekanik ve çevresel faktörler doğumsal kalça çıkığında önemli rol oynuyor.
KIZLAR TEHLİKEDE Ailesinde kalça çıkığı problemi olanların, bunu mutlaka doktorları ile paylaşmaları öneriliyor. Çünkü bebek yürüme çağına gelene kadar, çıkık oluştuğu anlaşılmayabiliyor. Sadece 10 dakika süren ortopedik muayene ile çıkık teşhis edilebiliyor. Doktor gerekli görürse, ultrason ve dört aylıktan büyük bebeklerde röntgen filmi istiyor. Doğumsal kalça çıkığı kız çocuklarda erkeklerden daha sık görülüyor. Çıkık genellikle tek tarafta olmasına rağmen, her iki kalçayı da etkileyebiliyor. Bebeğin bacaklarının boyu birbirinden farklı ise, daha önce muayene yapılmadıysa en kısa sürede kontrole götürülmesi gerekiyor.
ORTOPEDİK AYGITLAR Vakaların yüzde 95'inde, erken tanı konularak oldukça basit yöntemlerle tam tedavi sağlanabiliyor. Bu aşamada ortopedik aygıtlardan faydalanılıyor. Uyluk kemiği başının kalça kemiğindeki yuvasına gömülmesini, üstünde yeniden biçimlenmesini sağlayan aletler, tedaviye erken başlandığında 5-6 aylık bir sürede kalçayı normal hale getiriyor. Bir yaşına doğru da, kalça çıkığı sorunu olan çocuklar, yaşıtları gibi yürüyebiliyor. Çocuk yürümeye başladıktan sonra tanı konulduğunda ise; alçı, cerrahi girişim gibi çok daha zor ve karmaşık yöntemler kullanılıyor. Üstelik tedavi uzun sürdüğü halde sonuçlar her zaman o kadar da iyi olmuyor. Bu aşamada, çocuğun 3-4 ay süreyle alçıda hareketsiz tutulması gerekebileceği gibi, bu da sonuç vermezse cerrahi girişimler gündeme geliyor. Cerrahi tedaviden sonra da aylarca alçı ve ortopedik aygıtlara başvuruluyor.
SAKATLIK KALICI OLUYOR Tedavisi sağlanmayan çocuklarda ise kalıcı sakatlanmalar meydana geliyor. Topallama, eklem aşınması, kireçlenme, kalça ve bel ağrıları, yürüme bozuklukları, bacak boyu eşitsizlikleri bu sağlık sorunlarından sadece birkaçı. Bu zorlu süreci ve kalıcı sakatlıkları önlemek için erken teşhise önem verilmesi, anne-babaların bebeklerinin sağlık kontrollerini aksatmadan yaptırması hayati önem taşıyor.