Maliye, özürlüyü hapse atacak
Tasalık yasalarla canı yananlardan gelen şikayetlerin artması sonucu, çekilen sıkıntıları yerinde görelim dedik. Geçtiğimiz pazar, Çukurova televizyonu ekibi ve Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Genel Genel Merkez yöneticileri ve şube başkanlarıyla soluğu Kahramanmaraş'ta aldık. İlk işimiz TSD Kahramanmaraş Şubesi'ni ziyaret etmek oldu. Başkan Bünyamin Yeniceli, bizi kapıda karşıladı. Kısa süreli bir sohbetten sonra toplanan özürlülerin ve ailelerin sorunlarını dinledim. Yüreğim burkuldu. Bunlara bir de Maliye'nin yanlış uygulaması eklenince, yaşamlar daha da zorlaşmış. Tekerlekli iskemleye bağımlı kızımız Sevda Gök'ün durumu beni etkiledi. Gök, "Devlet verdiği üç kuruş yardımı geri istiyor. Bu parayı vermemiz imkansız" diyerek isyan ediyordu. Bir başka engelli kardeşimiz; "Devlet bizi hapse atmaya kararlı. Ama bu pahalıya patlar. Çünkü beni hapse attığı zaman bana bir diyaliz makinesi, bir hemşire ve doktor bulundurmak zorunda" diyordu. Böyle binlerce şikayet var. Uygulamadan başkanlar da dertli. "Temmuz ayından bu yana çoğu üyemiz maaş bağlanmasını bekliyor. Çalışan üyelerimiz de Maliye tarafından rapor derecelerinin düşürüldüğü için maaşlarına vergi indirimi alamıyor. Dolayısıyla da erken emekli olamıyor. Sanki bunlar yetmezmiş gibi, şimdi özürlüye verilen özürlü maaşları yüzde 50 faiziyle geri isteniyor. Şu an borcunu ödeyemeyen üyelerimiz icralık oldu. Yakın da da ellerimizle hapishaneye götüreceğiz." Sosyal devlet anlayışını unutanlar bunu yaparlar mı? Bilmem. Bildiğim, trilyonluk vergi borcu olanlara bir gecede af çıkartılıyor. Ama maaş diye verilen üç kuruş paranın kat ve kat faizi, tekerlekli iskemleye bağım lı, eli ayağı, gözü kulağı olmayanlardan isteniyor. Anlaşılan Maliye bütçedeki açığı özürlü yamasıyla kapatmaya niyetli. Adalet Bakanı Cemil Çiçek'e ricamdır. Maliye, özürlüyü kodese tıkmaya kararlı. Bari, hapishanelerdeki mimari engelleri düzelttiriverin de özürlüyü taşımak için 'çuvallama tekniği'ni kullanmayalım. Unutmadan, biz engellinin derdiyle uğraşırken en büyük engelle karşı karşıya kalmışız da haberimiz yokmuş. ART televizyonunda CHP İstanbul Milletvekili Onur Öymen'in açıklamalarını dinledim. İrkildim. Ve üzüldüm. Çünkü fukaralığa kelepçe vuran anlaşmaları, çoğunluğun izlemediği Kıbrıs kanalında değil ulusal kanallarda yapmasını beklerdim. Eğer bu imkanı ulusal kanallar vermediyse, buyursun bizim kanalımızın (Çukurova TV) kapıları sonuna kadar açık.