Bir tufan, bir gemi ve binlerce yıllık 'parıltılı' umut
Defineciler kadar bilim dünyası da Nuh'un Gemisi'nin peşinde. Gemi bulunursa, belki de son bin yılın en önemli keşfiyle birlikte en büyük hazinesi de ortaya çıkacak.
Definecilik denilince akla ilk gelen efsanelerden biri Nuh'un Gemisi. Herkes yüzyıllardır en büyük hazine olan bu geminin peşinde. Eğer Nuh'un Gemisi bulunursa, belki de son bin yılın keşfiyle birlikte en büyük hazinesine de ulaşılmış olacak. Bir dağcının kesin yeri hakkında bugüne kadar kimsenin bir şey söyleyemediği gemiyle ilgili müthiş iddiası ise ortalığı karıştıracak gibi görünüyor. Dağcı Ömer Sami Ayçiçek, geminin bulunduğu yerle ilgili çekilen fotoğrafı, yabancıların eline geçmesin diye sır gibi saklıyor. Nuh'un Gemisi'yle ilgili yapılan onlarca araştırmaya rağmen, henüz nerede olduğu hakkında tam bir bilgi elde edilemedi. Geminin yerini bulan kişi, belki de dünyanın en büyük hazinesini ortaya çıkartacak ve bu kişinin adı, tarih sayfalarına altın harflerle yazılacaktı. Güvercinin getirdiği zeytin dalı, tufanın bittiğini bizlere haber veriyordu. İşte bundan sonrası insanların aklında hep bir soru işareti olarak kaldı. Acaba Nuh'un Gemisi neredeydi? Tüm dünyanın gözü, 1980'li yıllarda yapılan araştırmalarla bir anda Ağrı Dağı'na çevrildi. Bu arada, Nuh'un Gemisi'nin daha sonra gelen nesillere bir ibret ve işaret olarak bırakıldığı da Kur'an-ı Kerim'de açık açık anlatılıyor. Yani geminin yeri, Kur'an'ın verdiği bilgiler sayesinde ortaya çıkacak.