Galatasaraylı olanlar ve olmayanlar... G.SARAY tribününde açılan "İçimizden biri HaldunÜstünel" pankartı DivanKurulu toplantısında bazı üyelerin canını sıkmış. Özetle derler ki "O içlerinden biri de biz dışarıdan mıyız". Pes yani diyesi geliyor insanın... Kapalı tribün açmış bir pankart ve dileklerini yerine getiren yöneticisine şık bir jestte bulunuyor. Bu dileklerse ne bedava bilet, ne de deplasmana beleş otobüs. Yani bir şeyler yapıldı da bundan çıkarı olan rakip takım taraftarları mı? Alınmak yerine sayın üyeler genç yöneticileri ile bir kez gurur duysalar ne olur? Bu çok mu zor? Galatasaray'a gönül verenler yine bu tribünlerden yetişen HaldunÜstünel'in kendilerini daha iyi anlayacağını düşünerek dileklerini O'na ve AdnanPolat'a iletmişler. Bu dilekler gerçekleşmiş ve tribün dilleriyle teşekkür ediyorlar. Olay bundan ibaret. Hatta bana kalırsa taraftarlar o kadar dolmuş ki senelerce kimseye seslerini duyuramamışlar ufak bir rica gerçekleşince de sevinçten pankart açacak hale gelmişler. Yazık ! Bu durumdan alınması gerekenler G.Saraylı büyükler mi yoksa senelerdir stat stat diye inim inim inleyen, yağmurda çamurda kendi evinde ya da deplasmanda, hatta İkitelli sürgünlerinde ezilip büzülen yine de sesini çıkarmayan G.Saray gönüllüleri mi? Kapalı tribün nereden bilsin bu pankart yüzünden divan heyetinde alınganlık gösterenler olacak. Oysa aynı alıngan ve tepki tutumu içinde olanlar şunu biliyorlar mı?. Senelerce "Lise" içinden olmayanları "istemezük" ilan ettiler. Peki hiç düşündüler mi acaba "Mekteb-iSultani" mezunu olmayıp da G.Saray'a gönül verenler bu ayrımcılıktan hiç mi alınmıyorlar?. Nokta!