KAMBALA'sız Fenerbahçe ÜLKER dizginlerinden boşanmış bir görünümdeydi. Üstellikte İbrahim Kutluay'ın var mı yok mu belli olmadığı bir maçta işi sokak basketboluna döküp Didin'in kurmaya çalıştığı savunma kapanlarından kurtulmayı başardılar. 80 sayı atma eşiğini atladığında Kanarya tutulmaz olur savımın ispatı niteliğinde yüksek ritimli bir maç oldu. Sarı-Lacivertliler sezon başından beri ısrar ettiğim koş koş at hızlı basketbolunu oynamaya 2. yarıda başlayınca Akatlar'dan kadroca üstün olan taraf galip çıkmayı başardı. Kadro zenginliğinin oyun tarzının bu olduğunu Örs de gördü sanırım sonunda. Maçın adamı Damir Onan. Damir Mrsiç her zamanki performansını ortaya koyarken, Ömer Onan kendini aştı ve bankta uzun süre kalma hırsını sahaya olumlu yansıtarak Fenerbahçe'ye birlikte önce ritm verdiler. Top çaldılar, fast breakler attılar ve birbirinden mükemmel 33 sayı üreterek daha sonra maçı alıp götürdüler.. Hakemlerin kıytırık faullerle oyundan düşürdüğü Solomon doğrusu iyi dayandı bunca haksızlığa. Murat Didin, Reese'in ve Thomas'ın iyi savunuldukları ve de çok kötü oldukları bir günde, coşmuş Fenerbahçe karşısında hücumda oyunu içeri yıkmamakla hayatının hatasını yaptı ve coşkun seyircisi önünden başı önünde ayrıldı.