Türk ve Yahudi esnafın iç içe yaşadığı çarşıda ay sonunu bir türlü getiremeyen Türk esnaf sıkışınca Moiz Bey'e koşar, "Moiz Bey, az açıldık. Bize şuradan bir miktar borç ver, ay başında öderiz" dermiş. Moiz Bey genellikle esnaf dostlarının istediği miktarı verirmiş ama naz edip eli sıkılıktan da geri durmaz, her defasında aynı tiyatroyu oynarmış. Şöyle sandalyesinde bir hareketlenir, masanın altına uzattığı ayaklarını ortaya koyup pabuçlarını çıkartır ve parmakları delik çorabını göstererek, "Kuzum, baksana şu çoraplara. Benim de halim perişan" dermiş.