Mutfaktayım ve elim kanıyor! Şimdiburadaolsaydın, elim kanamazdı benim. Beyaz peynirimin üzerini ürpertici bir kırmızılık doldurmazdı. Mutfak bu kadar suskun, sofra bu denli zevksiz olmazdı. Şimdiburadaolsaydın, buzluk buz bağlamaz, evye dünden kalmış ekmek kırıntılarıyla uğraşmak zorunda kalmazdı. Ben yara bandının yerini bulmak için, fayansların üzerinde kan damlacıklarıyla yolumu belli etmezdim. Ter boşalmazdı dünden kalmış bayat ekmeğin üzerine. Her şey berbat olmazdı! Şimdiburadaolsaydın, bir yudum su verirdin acımın üstüne. ' Kantutarsenibakmaparmağına!' diye bağırıverirdin. Ben uzatırdım parmağımı sana doğru, öpüp, 'bakgeçtiişteacısı' derdin. Şimdiburadaolsaydın, düpedüz azarlardın beni. Kan damlamış peynirle, ter boşalmış ekmeği ufalayıp, her sabah cam kenarına konan kuşlara hazır ederdin. Yeni bir dilim keserdin bembeyaz peynirden, sıcacık ekmeğin üzerine sürerdin. Gözlerimin içine bakıp, hemen toz olmamı isterdin. Şimdiburadaolsaydın, ne işim olurdu mutfakta benim! Neden kanasın ki elim...