İki kere ikinin 4 ettiği kadar kesin bir şey var. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Fenerbahçeli.. Çünkü Atatürk'e bu kadar sahip çıkan, onun eşyalarını müzesinde itina ile muhafaza eden başka bir kulüp yok. Kaldı ki Ata'nın zamanında Fenerbahçe Spor Kulübü'nü ziyaret etmişliği, yanan kulüp binası için yaptığı para yardımı da var. Atatürk'ün Fenerbahçe'nin dışında başka hiç bir kulübe gitmemesi ve açıkça Fenerbahçe'yi sevdiğini söylemesi de işin rengini ortaya koyuyor. İşte 10 Ağustos 1928 cuma akşamı. Yer; Dolmabahçe Sarayı.. Büyük Önder, Galatasaray Kulüp Başkanı Necmettin Sadak, yine Galatasaraylı yöneticilerden Ruşen Eşref ve Mustafa Necati'nin yanısıra Fenerbahçeli olarak bilinen Sabri Toprak ve Vasıf Çınar ile oturmaktadır.. Atatürk o gün oynanan Fenerbahçe-Galatasaray karşılaşmasının 3-3 berabere bittiğini öğrendikten sonra şu sözleri sarfeder; -''Öyle mi?. Zaten biz de burada 3-3 berabereyiz.. Çünkü ben de Fenerbahçeli'yim.'' Ulu Önder bu sözleri söylerken Fenerbahçeli Sabri Toprak ve Vasıf Çınar'ı işaret etmiştir. Salonda bulunan Galatasaray Kulübü Başkanı Necmettin Sadak ile yanındaki 2 arkadaşı Ata'nın bu yaklaşımına sadece tebessümle karşılık verirler. İşte 5 Haziran 1932.. Bir kanıt daha; Fenerbahçe Spor Kulübü'nün Kuşdili'ndeki lokali çıkan yangınla büyük hasar görmüştür. Kulüp lokalinin yanması camiada büyük bir üzüntüye neden olurken, yurdun her yanından da yardım yağmaya başlamıştır. Ancak içi yanan bir büyük isim daha vardır. Ve o da çok sevdiği kulübe yardım etmek istemektedir.. Onu da şöyle gerçekleştirir.. Katibi Umumi namına Hasan Rıza imzasıyla Fenerbahçe Spor Kulübü İdare Heyeti'ne gönderilen telgrafta aynen şunlar yazmaktadır; -''Yeni kulüp binası inşaasına yardım olmak üzere, Reisi Cumhur Hazretleri'nin emirleri ve İş Bankası ile heyeti idare namına 500 lira gönderilmiştir.. Alındığını isar buyurulmasını rica ile hürmetlerimi takdir ederim..'' Telgrafın gerçek anlamı ve gönderilen paranın değeri bugünün ölçüleriyle paha biçilemez bir olay olarak göze çarparken, Ulu Önder'in Fenerbahçe'ye olan sevgisini ortaya koyması açısından da müzenin en değerli köşesinde yerini muhafaza ediyor..