Kıskançlığın yan etkisi can yakıyor!
Dozu iyi ayarlanmadığında kıskançlığın yan etkileri ağır oluyor. Uzmanlar, kendisi ya da partneri kıskanç olanlar için çok önemli bir 'rehber' hazırladı....
Genç-yaşlı, kadın-erkek herkes hayatında en az bir kere kıskanır. Aşık olunan kişinin başkasına ilgi göstermesi, şüpheli davranışlar, aldatma... Kıskançlık hem kıskananın hem de kıskanılanın hayatını zehir edebilir. Ara sıra yapılan kıskançlık, bir ilişkinin canlı kalmasını sağlayabilir ama rahatsız edici ve mantık dışı boyutlara ulaştığında, çok zarar verici olabilir. İşte uzmanlar tarafından hazırlanan kıskançlık rehberi: Aklından bin türlü düşünce geçer... Kıskanan insan birçok duyguyu aynı anda yaşar; aklından bin türlü düşünce geçer, bir sürü farklı davranış biçimleri sergiler. Duygular: Acı, kızgınlık, kin, üzüntü, haset, keder, aşağılanma... Düşünceler: İçerleme, suçlama, kendini rakiple kıyaslama, imajın sarsılmasından korkma, kendine acıma... Davranışlar: Kendini bitkin hissetme, titreme, terleme, sürekli soru sorma ve karşındakinden sürekli güvence isteme, saldırgan davranışlar, hatta şiddet...
İYİ TARAFLARI DA VAR Dozunda olduğu sürece kıskançlık, bir ilişkinin korunmasına yardımcı olabilir. Kişilere, sevgililerinin, eşlerinin çantada keklik olmadığını hatırlatır. Karşındakine emek vermeye, onu, kendisini değerli hissetmesi için çaba göstermeye yöneltir. Üstelik duyguları güçlendirir, aşkın ateşlenmesini sağlar. Ama bir de aşkın dozunda olmadığı durumlar var... Ölçüsü kaçarsa... Bazen kıskançlıkta ölçü kaçar. Örneğin; eşi eski bir arkadaşıyla dans ettiği için bir erkek kavga çıkarabilir veya kadın eşinin yeni patronu güzel bir kadın olduğu için çileden çıkar. Bu tarz kıskançlıklar gerginlik yaratır. Karşıdaki, kıskançlığa mahal vermemek için sürekli temkinli davranmak, tetikte olmak zorunda hisseder. Durumun farkında olan kıskanç taraf ise kendini suçlama ile haklı çıkarma arasında gidip gelir.
UZUN VE ZORLU BİR MÜCADELE Çiftlere bazen hayatı zehir eden, ayrılmalarına bile yol açan kıskançlık duygusuyla başa çıkmak aslında hiç de kolay sayılmaz. Bu, uzun zaman ve emek isteyen bir mücadeledir. Kıskançlığınızın çocukluğunuzda yaşadıklarınızdan kaynaklandığını düşünüyorsanız, bir psikoloğa başvurmanızda yarar var. Çocukluğunuzla bağlantı kuramıyorsanız o zaman şu noktalara bir göz atın: Haydi deneyin! - Gerçekçi olup olmadığını gözden geçirin. - Onu neden kıskandığınızı düşünün. Gerçekten ilişkinize yönelik bir tehdit söz konusu mu? Tavırlarınız ilişkinizi zedeliyor mu? - Kendi kendinize telkin edin. - Kıskançlık belirtileri hissettiğinizde partnerinizin sizi sevdiğini, size bağlı olduğunu ve saygı duyduğunu hatırlayın. - Hoş bir insan olduğunuzu ve ters giden bir şeylerin olmadığını söyleyin kendi kendinize...
|